Kelimelerin kifayetsiz, sözcüklerin anlamını yitirdiği şu günlerde en son kalemimi ne zaman elime aldığımı dahi hatırlamıyorum. Belki de artık bir şeyler yazmak gelmiyor içimden. Hüzün dolu sokaklardan, yitirdiğimiz nice canlara, harabeye dönmüş caddelere, her şeyini kaybetmiş yüzbinlerce vatandaşımıza üzülmemek inanın elde değil. Umutların tükendiği bir şehrin evladı olmak bazen çok yoruyor. Malatya'da hayata tutunmak adına bu aralar sebep arıyoruz. 11 ilimizi etkileyen deprem felaketinden sonra yaşadığımızın dahi farkında değiliz.
6 Şubat depreminde yaşananlar hepinizin malumu. İnanın o günleri tekrar hatırlatmak dahi istemiyorum. Tek diyebileceğim Rabbim bir daha böylesi felaketleri düşmanlarımıza dahi yaşatmasın. Bugün ki köşe yazımda siz değerli okursever dostlarıma, naçizane üzüldüğüm bir hususta bir şeyler kaleme alma gereği duydum. 14 Mayıs gecesi siyaset arenası bir hayli çekişmeli geçti. Hem muhalefet hemde iktidar kanadında ülkemizi yönetecek bir Cumhurbaşkanı adayı çıkaramadık. Seçimler ikinci tura kaldı. Halkımız iradesini kullanmak adına 28 Mayıs'ta tekrardan sandıklara giderek özgürce seçimini yapacaktır.
Sandıklara giden her bir kardeşimden ricam seçiminizi yaparken elinizi vicdanınıza koyun. Sırf iktidar kanadına oy verildi diye muhalefeti destekleyen bazı kesimlerin, seçim sonrası 11 ilimizdeki depremzedeli kardeşlerimize kan kustuğu videoları, mesajları, tweetleri ne olursunuz görmezden gelmeyin. Seçim öncesi depremzedeli vatandaşlarımıza bedava ev vaadi ile yola çıkanlar bugün belediyeleri aracılığı ile misafir ettikleri depremzedeli vatandaşlarımızı otel odalarından, konteynerlerden, çadırlardan kovdular. Hatta utanmadan, sıkılmadan, ahlaksızca depremde yaptıkları yardımların dahi tekrardan iadesini istediler.
Neden biliyor musunuz?
Sırf "İktidar kanadına Recep Tayyip Erdoğan'a" oy verdiler diye.
Milletimiz sizin böylesine alçak olduğunuzu bilseydi, yaptığınız yardımları ölmek pahasına dahi olsa kabul etmezdi. Kurban kesilmeden önce boynu okşanır. Lakin yaptıklarınızın bedelini ödeyeceksiniz.
Siyasi hırsları gözlerini kör etmiş; "Millet, devlet, ezan, bayrak, vatanseverlik, yardımlaşma" kavramlarından uzak sırf siyasi çıkarları uğruna hareket edenlere verilecek en güzel cevabı 28 Mayıs'ta sandıklarda alacaksınız. Rabbim sizin gibi güruhlara ülke yönetimini asla nasip etmesin.
Depremde devletimizin yaptığı
yardımların yanında, devede kulak misali üç kuruş yardım edenler iban gönderin de ödemenizi yapalım.
Sizlerle aynı havayı solumaktan dahi nefret ediyoruz. Malatya'da depremi yaşamış, depremden bu yana 3 ay boyunca şehrini terk etmemiş bir vatandaş olarak bizler devletimizden hamdolsun razıyız. Rabbime hamdolsun ki böylesine güzel bir Cumhurbaşkanına da ayrıca sahibiz. Birgün olsun şehrimizi asla yalnız bırakmadı.
Gerçekten bazı kesimlerin Recep Tayyip Erdoğan'a olan kinlerini de anlamış değilim.
Farklı partilere oy veriyorsun diye depremde Erdoğan sana yardım etmedi mi?
Başı açık olduğun için seni kamu kurumundan mı kovdular?
Eğitimine mi engel oldular?
Farklı mezhep ve inanca mensup olduğun için seni dışladılar mı?
Maaşını mı yatırmadılar?
Nedir kardeşim bu Recep Tayyip Erdoğan'a olan kininiz!
Bu ülkede yazıklar olsun diyebilecek biri varsa oda Sn. Recep Tayyip Erdoğan'dır. Sen kalk başörtüsünü serbest hale getir.
Ayasofya'yı ibadethaneye aç. Apo'nun heykelini dikeceğiz diyen katillere dünyayı dar et. Başa geldiğimizde bütün yatırımları iptal edeceğiz diyenlerin alayına karşı hastahane, köprü, otoyol, cami yap. Savunma sanayisinde Avrupa'yı dize getirecek yerli ve milli icatlar üret. Sosyal devlet anlayışı ile engellilere, yaşlılara, şehit yakınlarına, fakirlere dünyanın yardımını dağıt. Askerlerimizi alçakça şehit eden, şehirlerimizi yıllarca kan gölüne bulayan terör örgütlerini temizle. Kasetle başa gelmek yerine halkın oyları ile seçil. Sismik arama gemilerin ile bulduğun doğal gazı halkına bedava dağıt. Tamamen yerli Toog otomobilini çıkar.
Bu adam Allah aşkına daha ne yapsın...
Sonra birileri çıksın Recep Tayyip Erdoğan'a düşman kesilsin.
Olacak şey değil!
Gerçekten sizlere yazıklar olsun. İnsan bu kadar nankör olmaz. Bizler birgün olsun kullandığınız oylar için size düşman kesilmedik. Yıllarca savunduklarınız teröre destek vermekten, heykel üretmekten, anayasa kitapçığı, yazar kasa fırlatmaktan, SSK 'yı batırmaktan, ülkeyi bataklığa sürüklemekten, kaos çıkarmaktan başka ne iş yaptılar. Bir gün olsun ağızlarından ülke yönetimi için hayırlı bir cümle duydunuz mu? Tek bildikleri yıkacağız, parçalayacağız, böleceğiz, iptal edeceğiz.
Sizlerden rica ediyorum. Biran önce aklınızı başınıza alın. Bizler kimseyi siyasi görüşünden, mezhebinden , giyiminden dolayı yadırgamadığımız gibi sizlerde herkese saygı duymayı öğrenin.
Açık ve net bir şekilde ifade etmeliyim ki üç beş çakal sürüsü için gemileri yakmadığımız gibi kardeşliğimize birlikteliğimize zarar vermenize de müsaade etmeyeceğiz.
Değerli takipçilerime, sevenlerime, olumlu- olumsuz eleştirileri ile yazılarıma renk katan tüm dostlarıma selam olsun.