Sahil Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Ramazan Durmuş

Türküm… Doğruyum... Çalışkanım...

03 Ekim 2013 - 08:37 Yorum: 7

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, paket dağıtırken bu defa “Andımız”ı koydu bebek katillerinin önüne... Aslında Andımıza gelen yasakla Türküm demek yasaklandı! Tüm bunlar elbette sürpriz değil... Yıllar yılı belirtilerini hep yaşadık. Yüce Atatürk’ün “Ne mutlu türküm diyene” vecizesini sindiremeyip “Birileri de kalkıp ne mutlu Kürdüm diyene” derler demediler mi Türkiye Cumhuriyeti Devletini yönetenler...

Artçılar, artçılar ve gelinen son...

Bebek katilinin isteklerini onayladı!

* “Andımız okullardan kaldırılsın” dediler kaldırıldı!

* “Kürtçe eğitim olsun” dediler, kürtçe özel okullarda eğitim dili oldu!

* “Partilerde eş başkanlık sistemi yasallaşsın” dediler, yasallaşıyor!

* “Siyasi partilere üyelik kısıtlaması kaldırılsın” dediler kaldırılıyor!

Burada dikkat buyurunuz ve unutmayınız! Siyasi partilere üyelikteki kısıtlamanın kaldırılması ve eş başkanlık sistemi ile eli kanlı bebek katilinin önü açılıyor.

Devam edelim:

* “Kürtçe propaganda yapılabilsin” dediler, artık yapılacak!

* “Kürtçe alfabe harfleri kullanılabilsin” dediler artık kullanılacak!

* “Şehir ve köy isimleri kürtçe olsun” dediler olacak!

* “Partilere devlet yardımı barajı düşürülsün” dediler, derhal yerine getirildi!

İşte Türk’ü kahreden, Türkiye üzerine emelleri olan hainlerin sevindirildiği paketin meyveleri... Bu meyveleri sunan Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı

Bunlar yaşanırken milli düşünceden bahsedip kendilerini ulusalcı görenler uyusa da Türk milliyetçileri tepkilerini ortaya koymaya başladı.

Başta Ülkü Ocakları ve Türkiye Kamu-Sen, aziz yurdumuzun dört bir yanında “Andımız”ın kaldırılmasına ilişkin kararı protesto ettiler. Bu protestolardan biri de Ankara’da Türk’ün kurtuluşuna şahitlik eden Birinci Meclis’in önünde gerçekleştirildi. Kalabalık heyecanlıydı ama bana göre azdı... Atatürk’ün başkentinde aziz Ankaralılar koşmalıydı diye düşünüyorum.

Ama heyecanlı kalabalık sloganlarıyla ortalığı inletirken Türkiye’de ötekileştirme operasyonları yapanları da elbette titretti.

Hep birlikte haykırdık tarihi mekandan dosta düşmana...

Türküm...

Doğruyum...

Çalışkanım...

İlkem; küçüklerimi korumak...

Büyüklerimi saymak...

Yurdumu milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm; yükselmek ileri gitmektir.

Ey Büyük Atatürk!

Açtığın yolda gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Ne mutlu Türküm diyene!

Kararın alındığı andan itibaren kendi kendime düşünüyordum ki Adana’dan bir yiğit nefer haykırdı. Türkiye Kamu-Sen Adana Temsilcisi Kamil Köse Bey, Andımız kaldırılsa da okutmaya devam edeceklerini dosta düşmana ilan etti.

Konu Andımız olurken Başbakan’ın Başdanışmanına birkaç kelam edelim... Beyzadem buyurmuş ki, “Andımız toplumun farklı kesimlerini rahatsız ediyor!”

Güldüm Başdanışmana, üzüldüm Başbakana; böyle boşdanışmanlarla işi zor mu zor!

Yapu Allah aşkına bu andı ortaya koyanların büyük savaşlardan özellikle de bir kurtuluş mücadelesinden çıkmış olmalarına hiç mi saygı duymazsın!

Peki, doğruluk bütün dinlerin olduğu gibi, Yüce dinimiz İslâm’ın ve Kur’an’ın en çok övdüğü ve insanlarda bulunması gereken ahlâki meziyet değil midir? Unutmayınız; hile, hurda, üçkağıtlılık, dolandırıcılık, yalancılık, sahtekarlık, soygunculuk, çalışmadan kazanmak doğruluğun zıddıdır!

Ya çalışkanlık; tembelliğin zıddı değil midir? Çalışmak her insanın, özellikle de Müslümanım diyen herkesin görevi değil midir?

Nedir Türk’e karalar bağlatan bu kararlar Allah aşkına...

Türk-İslâm ülküsünün önemli şahsiyetlerinden biri olan Seyyid Ahmet Arvasi’nin çok önemli bir sözüyle yazımızı noktalayalım:

“- Türk devletini yıkmak ve Türk milletini parçalamak isteyen bölücüler yalnız Türklüğe değil, İslam’a da ihanet etmektedirler!”

YAZARIN DİĞER YAZILARI