Yazının başlığı saçma gibi görünse içeriği emin olun her çocuğu olan aileyi ilgilendirdiği gibi tüm toplumumuzu ilgilendiren bir durum…
Yaklaşık 3 hafta önce İnönü Üniversitesi’nde okuyan 3 gurbetçi Kız öğrenci, kiraladıkları ev de kendilerinden önce fuhuş yapıldığı gerekçesi ile kapı dışı edilerek MÜHÜRLENDİ.
Üç kızımız ev de yaşananlardan bihaber evi kiraladıktan 15 gün sonra evlerine gelen Polis Ekibi ile haberdar oldular durumdan ve Salı’dan Cuma’ya mühlet verdiler bir başka ev bulup çıkmaları için 3 gün de Öğrencilerin ev bulmaları imkânsız.
Velhasıl Cuma günü akşam evleri Polis zoru ile tahliye edilerek mühürlendi. (Mühürlenme anına telefon aracılığı ile şahit oldum)
O geceyi ve o geceden sonra bugüne kadar 3 Kızımız ayrı, ayrı ikametlerde zorlu sınavlara girdiler.
Durumu önce yetkili Sağlık Müdür vekiline onun yönlendirmesi ile yetkili vali yardımcısına ve vali yardımcısının yönlendirmesi ile il emniyet müdürüne, emniyet müdürü de yardımcı olması hasebi ile asayiş müdürüne yönlendirdi. Yardımcı olun ev bulun, mühürlü evdeki eşyaların çıkartılmasına yardımcı olun dedi…
Geçen 2 hafta süresince benimde eşlik ettiğim ev arama süresince duyduğumuz cümle “Öğrenciye ev vermiyoruz” oldu.
Nitekim kızlar öğrenci arkadaşları vasıtası ile ev buldu, bulmasına da evin mührünü açacak yetkili bulamadık. Feda olsun 3-4 günü KIZLARIMIZA ayırdım.
Dün ve önceki gün muhatap bulamadık evin mührünü açıp çocukların evden şahsi eşyalarını çıkartmasını sağlayacak.
Sağ olsun Vali Yardımcısı sekreterine talimat vermiş “O öğrenciler gelirse yardımcı olacağım durum yok” diye…
Emniyet Müdürü Özel Kalem Müdürüne ulaştım ”O konu ile Asayiş Müdürü ilgileniyor, Bizim yapacak bir şeyimiz yok” dedi.
Asayiş Müdürüne cep numarasından ulaşma gayretimde boş” çıktı.
Belki Cumhuriyet Savcılığı yardımcı olur umudu ile Adliyenin yolunu tuttuk. Hazırlık Savcısından yardım istedik, "mühürleme kararını veren Kurum yalnızca açabilir" dedi.
Sağlık Müdürü mühürleme kararı verdiği için onun inisiyatifindeydi “mühürü 1-2 saatliğine açıp şahsi eşyaları çıkarttıktan sonra yeniden mühürletmek, O müdürde yoktu, Antalya’da toplantıya gitmişti.
Velhasıl, tüm bu çırpınışlar nafileydi.
Kızlar ilticacı misali mührün söküleceği güne kadar yaşamak zorunda.
Utandım…