Yıldız Sarayı’ndan 100 yıl önce devredilen kutsal emanetler gün yüzüne çıktı

Fatih’te, Yıldız Sarayı’ndan 1924 yılında İstanbul Üniversitesi’ne devredilen 9 parça mukaddes emanetin sergisi ziyarete açıldı. 100 yıl sonra gün yüzüne çıkan kutsal emanetlere ziyaretçiler yoğun ilgi gösterdi.
İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi’nde, Yıldız Sarayı’ndan 1924 yılında İstanbul Üniversitesi’ne devredilen 9 parça mukaddes emanetin sergisi açıldı. Muhafaza edilen emanetler 100 yılın ardından gün yüzüne çıktı. ’Kutsal Emanetlerin Ziyareti’ adıyla hazırlanan mukaddes emanetlerin sergisinde, Lihye-i Saadet, Peygamber Efendimizin (sallallâhu aleyhi ve sellem) Sakal-ı Şerif’i ve Hücre-i Saadetlerinin tamiratı esnasında koparak çıkan daha sonra padişaha takdim edilen direk parçaları, Ravza-i Mutahhara’nın aydınlatılmasına kullanılan mum, 514 yıllık Kuran-ı Kerim, Fetih ve Süvari Alayı sancağı, Hilye-i Şerif levhaları bulunuyor. 2 Nisan’da ziyarete açılan sergi, 5 Nisan saat 16.00’a kadar İstanbul Üniversite bünyesinde yer alan konuklarını ağırlamaya devam edecek.

“1924 yılında İstanbul Darülfünununa muhafaza edilmek üzere Atatürk tarafından emanet edildi”
Düzenlenen sergi hakkında konuşan İstanbul Üniversitesi Araştırma Görevlisi Mahmut Şan, “Üniversitemizin muhafazasında ve kütüphanesinde bulunan ziyarete açmış olduğumuz kutsal emanetler, Sultan Abdülhamid Han zamanında Yıldız Sarayı’nın uhdesinde bulunurken, 1924 yılında İstanbul Darülfünununa muhafaza edilmek üzere Atatürk tarafından emanet edildi. Biz de toplamda 9 parçadan oluşan bir ziyaret hazırladık. Bunların 4 tanesi Peygamber Efendimizin (sallallâhu aleyhi ve sellem) doğrudan hatırası, geri kalanlar ise bizim milli mirasımız ve devlet emaneti olarak sahip çıktığımız eserler. Kutsal emanetler içerisinde ziyaretçilerimiz öncelikle Hilye-i Şerif levhalarıyla ziyarete başlayacaklar. Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin ve Mehmed Şevki Efendi’nin hilyesi onları karşılayacak. Daha sonra bizim çok büyük, yazıya Türk şivesi kazandıran hattatlarımızdan Şeyh Hamdullah Efendi’nin 514 yıllık bir mushafı ile ziyarete devam edecekler. Ertuğrul Süvari Alayının 1886 tarihli bir sancağını ardından Fetih Sancağımızı görmüş olacaklar. Sonra Peygamber Efendimizin (sallallâhu aleyhi ve sellem) Ravza-i Mutahhara’sında yanan mumu, Hücre-i Saadetlerinin tamiratı esnasında dökülüp ve padişaha takdim edilmek üzere İstanbul’a getirilen direk parçaları ve Peygamber Efendimizin (S.A.V) Sakal-ı Şerifi’ne nazar ederek ziyaretlerini bitirecekler. 2 Nisan’da ziyarete açıldı. Cuma gününe kadar ziyaret devam edecek. İstanbul Üniversiteli olan herkes, öğrenciler, akademisyenler, hocalarımız, çalışanlarımız ziyaret için gelebilirler. Cuma günü sabah 10.00’dan akşamüzeri 16.00’a kadar ziyarete gelebilecekler” dedi.

“Kendimizi Medine’de gibi hissediyoruz”
Kutsal emanet sergisinde görev alan İstanbul Üniversitesi öğrencisi Zeynep Yazıcı, “Burada Peygamber Efendimizin (sallallâhu aleyhi ve sellem) kutsal emanetlerini beklemek ve ziyaretçileri ağırlamaktan şeref duyuyoruz. Kendimizi Medine’de gibi hissediyoruz. Böyle bir muhabbet duyuyoruz. Bütün ziyaretçileri bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

“Ben buradaki duygularımı tarif edemiyorum”
Sergide yer almaktan mutluluk duyduğunu ifade eden İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi öğrencisi Türkeş Aliyev, “Burada biz öğrenciler olarak saygı nöbetinde bulunuyoruz. Peygamber Efendimizin (sallallâhu aleyhi ve sellem) kutsal emanetlerinin yer aldığı bu sergiye iştirak etmek benim için çok büyük bir bahtiyarlık. Bu büyük bir ayrıcalık. On bir ayın sultanı Ramazan’da üniversitemizin böyle anlamlı ve güzel bir sergi açması bizim için büyük mutluluk. Ben buradaki duygularımı tarif edemiyorum” şeklinde konuştu.