Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, ek gösterge düzenleme çalışmalarında veteriner hekimlerin de unutulmaması gerektiğini söyledi.
Başkan Eroğlu, veteriner hekimlerin 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında beşeri hekimlerle birlikte "Sağlık Hizmetleri" sınıfında, aynı özlük haklarına sahip olarak yer almakta olduğunu, Kanun'un Ek-1 sayılı cetvelinde belirtildiği gibi halen 3600 ek gösterge aldığını ifade etti.
Veteriner görevleri ve yetkileri ile önemli bir meslek grubu olduğunu vurgulayan Eroğlu, "Sağlık kontrolleri, koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi, karantina, aşılama, gıda işletmeleri ve mezbaha kontrolleri halk sağlığı konusunda veteriner hekimlerin yürüttüğü çalışmalardan bazılarıdır. İnsanlarda görülen hastalıkların yüzde 61'i zoonotik (hayvanlardan insanlara bulaşan ) hastalıktır. Son otuz yıl içinde insanlarda sıkça örülen Sars, Mers, Kuş Gribi, Domuz Gribi, Ebola, Deli Dana, Batı Nil Virüsü, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ve Covid-19 gibi hastalıkların yüzde 75'i hayvanlardan insanlara bulaşmaktadır. Sağlık Bakanlığının ihbarını mecbur saydığı yani görüldüğü zaman ilgili kurumlara bildirilmesini zorunlu kıldığı 50 hastalıktan 26'sı yani yaklaşık yüzde 50'si hayvanlardan insanlara geçmektedir. Her yıl yeni tanımlanan 5 hastalıktan 3'ü zoonotik hastalıktır. Dünyada başta şarbon olmak üzere biyolojik savaş ajanı olarak kullanılan mikropların yüzde 80" i hayvansal kökenlidir" açıklamasında bulundu.
Çiftlikten sofraya gıda güvenliği hedefi için, zincirin her halkasında veteriner hekimlerin yetki ve görevleri ile önemli hizmetler verdiğini söyleyen Eroğlu şunları kaydetti:
"Veteriner hekimler, 5 yıl süreli eğitimin sonunda Yüksek Lisans seviyesinde diploma ile Veteriner Fakültelerinden veteriner hekim unvanı alarak mezun olurlar. Sağlık Hizmetleri Sınıfında görev yapan personel için ek göstergeler üzerinde yapılacak düzenlemeler, uzman tabip, tabip, diş tabibi meslek gruplarına uygulandığı gibi sağlık hizmetlerinin bir sac ayağını oluşturan uzman veteriner hekim ve veteriner hekimlere de ayırım yapılmaksızın aynı oranda uygulanmalıdır. Bu durum Anayasamızın eşitlik ilkesinin bir gereği olduğu gibi, eşit işe eşit ücret temini yoluyla çalışma barışına, refahına ve verimliliğine de katkı sunacaktır."