ZIHAR KEFFÂRETİ :
Zıhar; İslâm'ın gelişi sırasında Arap toplumunda bir boşama yolu idi. Bir erkek karısını boşamak istediği zaman ona : Sen bana annemin sırtı gibisin veya Sen bana annem gibisin derdi. Bu sözle boşamanın gerçekleşmesi örf halini almıştı.Ashab-ı Kiram'dan Evs b. Sâmit ( r.a.) eşi Havle binti Sa'lebe'ye kızarak Sen bana annemin sırtı gibi ol der ve evi terkeder. Havle binti Sa'lebe ( r. anhâ) Rasûlüllah (s.a.s.) 'e başvurarak; yaşlılığını, fakirliğini ve çocuklarına bakacak durumu olmadığını bildirir ve bu boşamaya bir çare bulunmasını ister. Bu arada Cenab-ı Hakk'a da dua eder. Bunun üzerine zıharla ilgili şu âyeti kerimeler inmiştir :
Ey Muhammed! Kocası hakkında seninle mücadele eden ve Allah'a şikayette bulunan o kadının sözünü Allah işitmiştir. Zaten Allah, ikinizin arasında geçen münakaşayı işitiyordu. Şüphesiz ki Allah, Semi'dir, Basir'dir her şeyi işiten ve görendir.
Ey iman edenler! Sizden karılarını annelerine benzetip zihar yapanlar bilsinler ki, karıları onların anneleri değildir. Onların anneleri ancak kendilerini doğuranlardır. Muhakkak ki zihar yapanlar, asılsız ve çirkin bir söz söylüyorlar.
Şüphesiz Allah, çok affeden ve bağışlayandır. Karılarına zıhar yapıp sonra sözlerini geri almak isteyenlerin karılarıyla temasta bulunmadan evvel bir köle azat etmeleri gerekir. İşte böylece size öğüt verilmektedir. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır. Azad edecek köle bulamayanın ise, karısıyla temasta bulunmadan önce aralıksız iki ay oruç tutması gerekir. Buna da gücü yetmeyenin altmış yoksulu doyurması gerekir. Bu açıklama Allah'a ve Rusûlüne hakkıyla iman etmeniz içindir. İşte bunlar, Allah'ın koyduğu sınırlardır. İnkar edenler için can yakıcı bir azap vardır.
Bu âyetlerden de anlaşılacağı gibi zıhar keffâreti oruç keffâreti ile aynıdır. Eşine karşı zıhar yoluna başvurmuş olan mükellef bir erkeğin keffâreti yerine getirmedikçe onunla cinsel temasta bulunması câiz olmaz. Zıhar yapan kimse yalan söylemiş, gerçekte kendisine helâl olan bir şeyi haram göstermiş olmaktadır.
Sonuç olarak zıhardan vazgeçmek isteyen erkek azat edecek köle bulamazsa, peşpeşe iki ay oruç tutar. Eğer sağlığı buna elverişli değilse altmış yoksulu doyurur. Bu sıranın gözetilmesi zorunludur.
İki ay peşpeşe oruç tutarken gece veya gündüz, özürlü veya özürsüz, unutarak veya kasten ailesi ile cinsel temasta bulunsa, iki aylık oruca yeniden başlaması gerekir. Çünkü zıhar âyetinde : ..birbirleriyle cinsel temasta bulunmadan önce.. keffâretin yerine getirilmesinden söz edilmiştir. Bu görüş Ebû Hanifeye aittir. Ebû Yusuf'a göre, gece bilerek, gündüz unutarak cinsel temasta bulunmak oruca yeniden başlamayı gerektirmez. Çünkü bu peşpeşe olmaya engel değildir, nitekim bununla oruç da bozulmaz.
Bir erkeğin eşine Sen bana annem gibisin veya annemin benzerisin sözünü kullanması halinde şu ihtimaller ortaya çıkar . Bununla eşinin iyiliğini kasdetmişse bir şey gerekmez. Zıharı kasdetmişse zıhar hükümleri uygulanır. Boşamayı kasdetmişse bir bâin talak meydana gelir. Hiç bir niyet taşımamışsa, bu sözü ile bir hüküm meydana gelmez.
HAC'DA İHRAMLI İKEN TRAŞ OLMANIN KEFFÂRETİ :
Hac için ihrama giren kimsenin uyması gereken kurallar âyet ve hadislerde belirlenmiştir. İhramlı kaldığı sürece tıraş olmaması da bu kurallar arasındadır.
İhramlı kimse başının dörtte bir ve daha fazlasını veya sakalının dörtte birini tıraş etse bir kurban cezası gerekir. Dörtte birden daha azını tıraş etse sadaka verir. Bu da yarım sa' kadar buğday veya bunun bedelini bir yoksula vermekten ibarettir.
İhramlı kimse bir özürden dolayı vaktinden önce saçlarını tıraş ettirse keffaret olarak üç gün oruç tutar. Bu orucun peşpeşe olması şart değildir. Ayrı ayrı günlerde de tutulabilir (Hac konusuna bkz.)
Bu keffaretle ilgili hükümler şu âyet-i kerîmede açıklanmıştır: Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın. Eğer hacdan men olunursanız size gücünüzün yettiği bir kurban gerekir. Bu kurban, yerine varmadan başınızı tıraş etmeyin. Sizden kim hasta olur veya başında bir rahatsızlık bulunursa tıraş olabilir. Ve bunun için oruç tutmak veya sadaka vermek yahut kurban kesmek suretiyle fidye verir