Artık susmayacağım!
Artık ben şehidim!
Bir pazar akşamı, milletim rahat uyusun diye mevzide aziz vatan toprağını savunurken kahpe bir kurşun ile şehit oldum.
Allah yolunda son nefesimi verirken bir yandan kelime-i şahadet getirdim. Bir yandan da aklıma neler geldi bir bilseniz!
Yarın muhtemelen bütün siyasiler kendi partilerinin menfaatleri için benim kanımın üzerinden siyasi söylemde bulunacaklar.
Siyasi amcalar..
Yapmayın!
Hakkımı helal etmem size!
Gidin, bir odaya girin!
Yapılacak ne varsa ki, bunu çocuklar bile biliyor; onu yapın!
Ama o da ne?
Devletimin tarafsız savcıları, arkadaşlarımla birlikte şehit olduğum çatışmada ölen teröristler için komutanlarım hakkında soruşturma başlatacaklar.
Yapmayın!
Onlar can vermeye gelmişler, soruşturulmamak için ölmeleri mi gerekiyor?
Teröristin hukuku yok.
Bebek katili örgütün yandaşları çeşitli illerde gösteriler yapacak, devletim onları koruyacak! İstanbul, İzmir ve Antalya’da barlarda diskolarda kendinden geçen gençlerimizin öldüğümden haberleri dahi olmayacak.
Sahibinin sesi televizyon ekranlarında şen şakrak salsa dansları yansıyacak
Rakı sofralarında vatan kurtaran amcalarım ve dedelerim, bu günkü en hararetli mezeniz benim!
Canım anam...
Ağlarsan sen ağlarsın, gerisi yalan ağlar.
Ağla anam ağla!
Sakın ola ki ağlamayacağım deme!
Ağla...
Ağlamanla utanacakların yüzü kalmışsa belki utanırlar!
Garip babam sen de boyun bükeceksin. Cenaze namazımda kendini göstermek isteyenlerin yanında ezilip büzüleceksin. Orada senin elini sıkanlar arkasını dönüp kolonyalı mendille ellerini silerler unutma!
Baba, anama sahip çık; ona destek ver.
İki göz gecekondumuza ay yıldızlı bayrağımızı gururla as.
Başını her daim dik tut, sen şehit babasısın!
Yiğit kardaşım!
Sen, şehit olmanın değerini iyi anla...
Dik dur...
Bir eline al bayrağımı, bir eline Atamın resmini al ve o soysuzlara de ki; söz konusu vatansa gerisi teferruattır.
O soysuzlardan hesap sor. Soylu olup da onların yanında olanlardan da hesap sor.
Allahım bilir ama muhtemelen ben burada onları göremeyeceğim. Onlar hak ettikleri yere girerler.
Hakkınızı helal edin; benden yana herkese hakkım helal olsun. Ben yiğit atalarımın yanında yerimi almaya gidiyorum.
Metehan, Alpaslan, Fatih, Atatürk ve Peygamber Efendimiz beni bekliyor.
Bu dünyada Türk doğdum göğsümü gere gere Türk öldüm.
Asırlardır yüce aziz milletimi yıkmaya bölmeye parçalamaya çalışanlar oldu; hâlâ da var.
Bu millet asırlardır vardı; şimdi de var. Hep de var olacak.
Bunu anlamayanlar ne kadar zavallıdırlar ki; tarihe hiç bakmıyorlar.
Bir Mehmet ölür, bin Mehmet gelir. Ama şehit kanlarıyla renklenmiş al bayrağım atalarımızdan emanet bu cennet yurdumun üstünde ilelebet dalgalanır. Son duamda budur. Yüce Allahım milletimin üstünden bayrağımı eksik etmesin. Düşman zulmünü bacıma göstermesin. Ben bunun için şehit oldum.
Hoşçakalın! Ben huzura gidiyorum. Giderken bir vatanım vardı; vatansızlar utansın. Giderken bir bayrağım vardı, bayraksızlar utansın. Giderken dilimde duam, göğsümde imanım vardı; imansızlar utansın.
Vasiyetimdir! Kanımı yerde bırakmayın. Bu vatana göz diken ve onların uşaklığını yapanlardan hesap sorun. Kanımın üzerinden siyaset yapmayın.
Ben bu vatana canımı verdim; sizler rahat yaşayın diye. Yoksa istemiyor muydunuz mücadele etmemi. Hoşçakalın ben Cennete gidiyorum. Milletimi ve kendini kandıranlar utansın!
Şehit Mehmed’in feryadından gocunanlara Hz. Ali’nin bir sözü ile cevap verelim:
“-Gerçek karşısında öfkelenmek ayıptır!”