GÜNÜN SÖZÜ
“- Tarih zeki, kabiliyetli, iddialı, bilgili, çalışkan ve milletine hayat bahşeden kaynakları kavramış mücadeleci insanların hayat hikâyesidir.”
Necdet SEVİNÇ
Mer’a çığlığı...
6 Haziran 2010 tarihli yazımızda haykırdık, Kültür Bakanlığı’na ihbarda bulduk!
Tıssssssssssssss!
Ozan Bahattin Yıldırım’ın dörtlüğüyle başladık feryadımıza:
10 asırlık Poladın nazlı Gıral Depesi
Ellere galmış bakın yeri yurdu hepisi
Tarih gokan Poladın beş asırlık tapısı
Gorkuduyor bizleri ipotek mi olmuş ne?
Dedik ki; Malatya Kültür Müdürlüğü diyor ki; “Kral Tepesi kültür ve tabiat varlığı olarak tescile değer görülebilecek yerlerdendir.”
Yine tısssssssssssssssss!
Gel zaman git zaman yine yarayı kaşıdık!
Ve, 14 Eylül 2011 tarihli yazımda da yeni yeni toprak ağaları mı yaratılıyor diye sorduk!
Elbet mevzu; mer’a kiralanması olayları idi.
Beldem Polat Kasabası’nda mezarların üzerinden araba yolu açılarak kiralanan tarihi Kral Tepesi’nin öyküsünü bir kere daha yetkililere aktarmıştım.
Yine tıssssssssssssss!
Ardından Malatya’da feryatlar yükseldi. Polatderesi Köyümüz meralarının ellerinden alınmasına isyan ediyordu... Sonra Ören Beldesi’nden yükseldi feryatlar...
“Mera kiralanması olayı” Anadolu köylüsünün aleyhine gelişiyor dedik, duyan olmadı!
Ören Belediye Meclisi üyesi sayın Tacettin Yaşar’ın köylüler adına yaptığı açıklama çok önemli satırlar içeriyordu:
“...AKP tüyü yetmemiş çocukların, dulların, yetimlerin, çobanların, bir bütün olarak köylülerin olması gereken meralarda bu çağda yeni yeni toprak ağaları yaratıp ağa maraba sistemi kurma planlarınızı yıkana kadar direneceğiz.”
Dedesi Yemen’de, babası Çanakkale’de şehit düşen 74 yaşındaki Hüseyin Korkmaz’ın şu sorusunun cevabını da bekledim durdum:
“…Buradan sesleniyorum bu meralara göz dikenlerin bu vatan için bir tane kedisi öldü mü?”
Evet; gerçekten de Türk insanı ne çektiyse toprak ağalarından yani ağalık düzeninden çekti, hâlâ da çekiyor... Ama, bundan ders almayan yetkililer yeni yeni toprak ağalığı düzeni yaratmada bir sakınca görmüyor!
Tüm bunları iki yıl önceden dillendirirken AKP iktidarının yetkililerinin duymamazlık alışkanlığı devam ediyor. Ancak galiba artık bıçak kemiğe dayanmış olacak ki Malatya’dan sert rüzgarlar esmeye başladı.
Akçadağ ayakta...
Yeşilyurt ayakta...
Doğanşehir ayakta...
Ve Battalgazi ayakta.
Battalgazili’ler 1600 dönümlük mera arazisinin peşinde... Israrla ihalenin iptalini istiyorlar.
Yapılan ihale sonucu ihaleyi kazanan firmaların açıklanmaması ise bir başka tepki sebebi.
Yetkililerin firmaları kamuoyundan gizlemesi gerçekten çok dikkat çekici.
Üçer üçer elden giden ve yeni toprak ağaları yaratmaktan başka bir şeye yaramayacak ihale yöntemine isyan edenler AKP Malatya İl Başkanlığı’nın kapısını çalmak durumunda kaldılar.
On binlerce dönüm arazinin köylüden alınmasına iktidarın Malatya’daki temsilcisi Bülent Tüfekçi Başkandan da sitem var:
“...Meraların kiralanması uygulamasının iyi uygulanmadığı noktasında şikayetler var.Yaptığımız incelmemelerde bir takım yerlerde köylünün haklılık payı var. Köylümüzün mağdur edilememesi lazım.”
Sonra Doğanşehir siyasetinin önemli isimlerinden Abdurrahman Doğan Başkan’dan yükselen sese de yer verelim: Başkan Doğan’ın mesajı da önemli:
“...İlçelerin en kıymetli yerleri toplumsal olaylar göz önüne alınmadan kiraya veriliyor. Köylülerin ve çiftçilerin can damarı olan mera ve yaylaların kiralanması uygulaması gözden geçirilmeli ve meralar gerçek sahipleri olan çiftçilere bırakılmalıdır!”
Bakalım bu defa yetkililer mer’a çığlığını duyabilecekler mi? Bekleyip göreceğiz ama galiba atı alan Üsküdar’ı çoktaaan geçti!