İnsan sıkıştığı yerde "duruma" göre atasözü bulur...
Atalarımızın sözüne bazen sarılmayı, uzun uzun anlatmaktansa "hisseden kısa" yazmayı yeğlerim.
Bugün yazımda da "Köprüyü geçerken at değiştirilmez..." sözünü zamanımıza uyarlayarak Sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
Malumunuz, yaklaşık bir aydır Malatya'da olduğu gibi tüm ülkede Ticaret ve Sanayi Odaları seçimleri gündemden düşmedi.
Taa ki...
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin müracaatı üzerine ötelendiği günde kadar.
Ötelendiği tarih açıklandı.
Ortalık biraz duruldu derken, birden bire Malatya Ticaret Odası Genel Sekreteri'nin görevine Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetimi "OY BİRLİĞİ" ile son verdi kararının kamuoyu ile paylaşılmasına kadar.
Neden, niçin soruları peşe, peşe gündeme düşerken, TSO Yönetimi alınan karar gereği demekle yetindi.
Kamuoyu, görevine son verilen Genel Sekreter açıklama yapar beklentisi içerisinde iken... Yalnızca bir gazetede "Genel Sekreter'in darp edildi ve suç duyurusunda bulundu haberine kadar ortalık sakindi.
İlginçtir ki, darp edildiği iddia eden eski Genel Sekreter olayın olduğu saatte değilde olayın olduğunu iddia ettiği vakitten yaklaşık 70 saat sonra (!) suç duyurusunda bulundu.
Bu durumu yargılamak bana düşmez olay haberde iddia edildiği gibi adli mercilere intikal etmiş, müşteki, şüpheli ve olayın tanıkları ifadelerini vermiş. Bekleyip göreceğiz Adaletin kararını.
Yazıma konu aslında iddialar değil.
Anlamakta zorlandığım konu, tam seçim arefesinde genel sekreterin görevine son veren Malatya Ticaret Odası Yönetim Kurulu'nun "OY BİRLİĞİ" ile almış olduğu göreve son verme kararıdır.
Görevine son verilen genel sekreter nasıl bir hata yapmıştır ki, 11 üyeli yönetim kurulu bir eksikle yaptıkları toplantıda 10 kişi fikir birliğine varıp "Oy Birliği" ile bu kararı almıştır?
İşte bu soruya cevap bulamadım belki, seçimler sonunda bu kararın gerekçesi kamuoyu ile paylaşılır.
Şimdi yazıma başlık olan Atasözümüzü biraz irdelemek isterim...
"Köprüyü geçerken at değiştirilmez" Bu sözü söyleyen Atamız illa ki yaşadığı ortamdan etkilenerek bu sözü sarf etmiş.
Cahilane derim ki, At'ı pekala değiştirebiliriz.
Ne zaman mı?
At ölürse veya at çatlarsa...
Saygılarımla