Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) ile Sivas Organize Sanayi Bölgesi Sanayiciler Derneği (SOSAD) iş birliği ile Kayalıpınar (Samuha) Örenyeri gezisi düzenlendi.

Yıldızeli İlçesi Kayalıpınar Köyü sınırları içinde bulunan Kayalıpınar (Samuha) Örenyeri kazı çalışmaları titizlikle yürütülüyor. Bu çerçevede Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) ile Sivas Organize Sanayi Bölgesi Sanayiciler Derneği (SOSAD) iş birliğiyle Kayalıpınar antik kentine bir gezi düzenlendi. Gezi programına, STSO Başkanı Zeki Özdemir ve Yönetim Kurulu, STSO Meclis Başkanı Osman Yıldırım, Sivas İl Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan, Yıldızeli Belediye Başkanı Yaşar Göktaş, SOSAD Başkanı İsmail Timuçin, Kadın ve Genç Girişimciler Kurulu Üyeleri ile Sanayici ve İş insanları katıldı.

"Sivas’ın tanıtımı ve turizmi açısından çok değerli"

STSO Başkanı Zeki Özdemir, “Çiğdem Maner hocamız ve diğer hocalarımızdan edindiğimiz bilgilere göre, Samuha antik kentinin M.Ö. 2 binli yıllarda Anadolu’daki en önemli Hitit kentlerinden birisi olduğu düşünülüyor” dedi. Samuha antik kentinin 4 farklı medeniyetin izlerini taşıdığını belirten Başkan Özdemir, gün yüzüne çıkarılan binlerce arkeolojik eser ve yapılar, Sivas’ın tanıtımı ve turizmi açısından çok değerli dedi. Özdemir, keşfedildiği günden itibaren emeği geçen herkese teşekkür ederek kazı çalışmalarını sürdüren Doç. Dr. Çiğdem Maner ve ekibine başarılar diledi.

"İki küçük Hititçe tablet parçası, mührü ve baskılar ortaya çıktı"

Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Çiğdem Maner yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler vererek Kayalıpınar yerleşiminin 1960’larda bir öğretmen tarafından keşfedildiğini belirtti. Maner, çalışmalarda iki küçük Hititçe çivi yazılı tablet parçası ve mühür baskıların ortaya çıktığını belirterek, “Kayalıpınar’ın Türkiye’de Anadolu arkeolojisinde önemi şu; Paleolitik çağdan itibaren iskan edilmiş. Doğal bir plato, yerleşim yeri olarak kullanılmış. Fakat özellikle Orta ve Geç Tunç çağında, yani Koloni ve Hitit dönemlerinde idari başkentlerden bir tanesi. O dönemlerde ait bulgular elde edebildik. İki küçük Hititçe tablet parçası, mührü ve baskılar ortaya çıktı” ifadelerine yer verdi.