Unutulan ramazan gelenekleri

On bir ayın sultanı, şehr-i Ramazan başladı. Lezzetli iftar sofraları ve keyifli sahur saatleri içinde kimi adet ve gelenek, yaşanan döneme yeni uyarlamalarla taşındı...

Ama çoğu unutuldu: İftar konuklarına verilen diş kirası hediyesi, ilk kez oruç tutan çocuklara hediyeler, çocukların orucunu satın alma, sahura kadar süren oyunlar, pişi dağıtma, eski zaman Ramazan hikayeleri...

İslamiyetin şartlarından biri olan oruç, tutsanız da tutmasanız da hayatımıza kattığı hoşluklarla bayrama hazırlıyor bizi. İhtiyaç sahiplerine yapılan gıda yardımları Ramazan geleneklerinin başında geliyor.

Değişen zamana göre yeniden yapılanarak da devam ediyor. Zengin iftar ve sahur sofraları sonrası yapılan adetler ise şimdilerde yok denecek kadar az. Örnek mi? Çoook.

DİŞ KİRASI


Osmanlı döneminde, özellikle zengin köşk veya konaklarda halk için sofralar hazırlanır, Tanrı misafiri olarak kapıya gelen geri çevrilmezdi.

Kuş sütü hariç her şeyin bulunduğu bu iftar sofralarında misafirler diledikleri gibi karınlarını doyurduktan sonra ayrılırken, ev sahibi tarafından kadife keseler içine hediyeler ve altın ya da gümüş akçe paralar konurdu.

Diş kirası adı ile verilen bu hediyeler, iftar sofrasına katılan kişilerin, geldikleri evin sahiplerine sevap kazanmaya vesile oldukları için verilirdi. Şimdilerde bu adet, her ne kadar unutulmaya yüz tutmuşsa da bazı yörelerde verilen küçük hediyelerle varlığını sürdürüyor.

TERAVİH NAMAZI SONRASI OYUNLAR

 


Önceden Ramazan gecelerinde teravih namazı sonrası sıra geceleri yapılırmış. Hem de taaa sahura kadar... Anadolu’daki evlerde yapılan bu sıra gecelerinde yüksük oyunu, tura oyunu, yıldız sayma, yumurta saklama oynanırmış.

Bu arada da büyüklerin anlattığı hikayeler, anılar, yöresel masal ve efsaneler dinlenirmiş. Ayrıca tepsi üzerine ters çevrilmiş 9 fincan konulur, bunlardan birinin altına saklanan yüzüğü bulma oyunu insanları eğlendirirmiş.

Oyunu kazananlar, kaybedenleri sahurda hizmet etmekle cezalandırırmış. Büyükler bu oyunları oynarken çocuklara da Karagöz-Hacivat ve kukla gösterileri yapılırmış.

İLK KEZ ORUÇ TUTAN ÇOCUKLARA HEDİYE


Ergenlik yaşına gelmiş ve ilk kez oruç tutan çocuklara, tebrik ve takdir anlamında hediyeler alınırdı eskiden. Bu hediyeler, genellikle onların gün boyunca aklından çıkmayan, canlarının çektiği yiyecek ve yemişler olurdu.

PİŞİ DAĞITMA


Sahur hazırlıkları sırasında kadınların un, su, tuz ile yaptığı hamurları ellerinde şekil vererek yağda kızartmalarına ‘pişi’ denir.

Günümüzde de yapılan pişi, eskiden özellikle Ramazan aylarında tepsilerce pişirilip mahalledeki komşulara, esnafa ve davulcuya da ikram edilerek paylaşılır, böylece haneye Ramazan bereketini getireceğine inanılırdı.

ÇOCUĞUN ORUCUNU SATIN ALMA ve ORUCA DİREK VURMA


Oruç satın alma; çocukları Ramazan’ın manevi duygusu ile tanıştırmak, oruç tutmaya alıştırmak amacı ile düzenlenen bir tür oyun. “Orucunu bana sat, istediğini alayım” diyen büyükler, çocuklara çeşitli yiyecekler ve küçük eşyalar hediye ederdi.

Bazen de çocukların akşama kadar oruç tutması uygun olmadığı için öğle saatlerinde onlara yemek yedirilirdi. Bu yemek saatine de ‘oruca direk vurma’ denirdi.

 

posta

Ramazan 2015 Haberleri