Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz, Berlin Duvarı’nın yıkılışının 25. sene dönümü vesilesiyle Berlin eyalet hükümeti sebebi ile Gendermenmarkt Meydanı'nda bulunan konser evinde (Konserthaus) düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, 9 Kasım 1989 gecesi tarih yazanların süper güçler ya da ülkeleri yönetenler değil, halkın kendisi olduğunu anlatım etti.
Demir Perde'nin çöküşüne giden süreçte sokaklara çıkan bireylere ve insan hakları savunucularına teşekkür ettiğini ve onlara saygı duyduğunu belirten Schulz, 'Onlar bu mucizeyi mümkündür kıldılar' dedi.
Schulz, 'Sizin cesaretiniz bütün dünyada özgürlük savaşı verenler için örnek oldu. On yıllarca Almanya’nın ve Avrupa’nın bölünmesinin sembolü bulunan Berlin daha sonra birliğin ve özgürlüğün sembolü oldu' diye konuştu.
Doğu Almanya'da gerçekleşen devrimin barışçıl bir biçimde yapıldığına işaret eden Schulz, 9 Kasım 1989 gecesi Avrupa’nın özgürlük hareketinin Berlin’de en üst noktaya ulaştığını belirtti.
Sadece adil ve dayanışma içindeki bir toplumun gelişebileceğini belirten Schulz, 'Dayanışma Avrupa toplumunun ruhudur' ifadesini kullandı.
Ancak Avrupa’daki ekonomik dengesizliğin aşırı iri olduğunu ve mali krizden ötürü da bunun daha da derinleştiğini anlatım eden Schulz, her taraftan nasyonal sosyalist ön yargıların ve popülistlerin ortaya çıktığı meselesinde da uyarıda bulundu.
Avrupa’da yeni duvarların ve sınırların oluşmasına izin verilmemesini isteyen Avrupa’daki sosyal huzursuzluğun çoğalması anlamında de uyarıda bulunan Schulz, gençler arasındaki işsizliğin yüksek olmasına dikkati çekti.
Bir kuşağın ati meselesinde azda olsa ümitsizlikle yetiştiğini belirten Schulz, ümitsizliğin çaresizliğe, çaresizliğin de radikalleşmeye götürdüğünü kaydetti.
Etkinliğe Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Başbakan Angela Merkel, eski Sovyetler Birliği’nin önderi Mihail Gorbaçov, Polonyalı eski sendika önderi Lech Walesa, bakanlar, milletvekilleri, insan hakları savunucuları ile aşırı sayıda şahıs katıldı.
''Birleşmenin şansölyesi'' şekilde anılan eski Almanya Başbakanı Helmut Kohl etkinliğe katılmazken, Gorbaçov ve Walesa davetlilerden iri alkış aldı.
Berlin’de ayrıca bu akşam tarihsel Brandenburg Kapısı’nda 'Özgürlük için cesaret' sloganıyla kamu şenliği düzenleniyor.
Doğu’dan Batı Berlin’e kaçarken hayatını kaybedenlerin de anılacağı programın sonunda ''Işık Duvarı’’ etkinliğindeki balonlar uçurulacak.
Eski Sovyetler Birliği’nde Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’un açıklık ve yine yapılanma politikası ile Polonya’daki sendika eylemleriyle eski Doğu Blokunda başlayan reform süreci, 1989’da Macaristan ve Doğu Almanya’yı da etkisi altına aldı. Doğu Almanya’da kişiler özgürlük için 1989’un yaz aylarında sokaklara çıktı. Bu gösterilerin sonucunda 9 Kasım 1989'da halk, Berlin’i 28 sene boyunca ayıran 'Utanç duvarını' yıktı ve iki Almanya’nın birleşmesinin önünü açtı.
Doğu Almanya rejiminde aşırı sayıda kişi, Berlin Duvarı’nı aşarken öldürüldü.
Eleştiriler Putin'i daha da güçlendirdi
Sovyetler Birliği’nin eski önderi Mihail Gorbaçov, Batılı devletlerin eleştirilerinin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i daha da güçlendirdiğini söyledi.
Gorbaçov, Berlin Duvarı’nın yıkılmasının 25’inci sene dönümü etkinlikleri için geldiği Almanya’da, kurucusu bulunduğu Yeni Politika Forumu’nun toplantısına katıldı.
Fransa’nın eski Dışişleri Bakanı Roland Dumas, İtalya’nın eski Dışişleri Bakanı Massimo D’Alema’nın da içerisinde bulunduğu siyasetçiler ve entelektüellerin katıldığı basına kapalı toplantının peşinden açıklamalarda bulunan Gorbaçov, Batılı devletler ile Rusya içerisinde yine diyaloğun geliştirilmesi ve itimat ortamının kurulması gerektiğini söyledi.
Batılı ülkelerden Rusya’ya yöneltilen tenkitlerin yapıcı olmadığını kaydeden Gorbaçov, 'Dışarıdan Putin’e baskı arttıkça, Rusya’da Putin’e destek verenlerin sayısı artıyor. Rusya’da kamu her süre böyle reaksiyon veriyor' diye konuştu.
Kendisinin de birtakım konularda Putin’i eleştirdiğini fakat Batı’dan gelen açıklamaların çözüme dönük olmadığını savunan Gorbaçov, 'Bu gerçek bir diyalog değil, yapıcı bir diyalog değil' ifadesini kullandı.
Soğuk Savaş’a son verici Sovyetlerin son önderi bulunan Gorbaçov, Batılı devletlerin son 20 yılda uyguladıkları politikaları da eleştirerek Avrupa’da güvenlik ve işbirliği için sağlanan birçok kazanımın kaybedildiğini dile getirdi. Gorbaçov, şunları belirtti:
'Soğuk Savaşı sona erdiren kararları alırken, bize bu yolda ilerlemeye devam edeceğimiz sözü verildi. Çok mühim adımlar attık, mühim işler başardık fakat bunlar devam ettirilmedi. Güçlükle geliştirilen birçok fırsat boşa gitti. Geçen yıllar içerisinde en iri kaybımız, Batı ile Rusya ilişkilerinde güvenin çökmesi oldu.'
Batılı devletler ile Rusya içerisinde diyalog için adım atılmasını arzulayan Gorbaçov, 'Şimdi karşılıklı suçlamalarda bulunmanın vakti değil. Karşılıklı şekilde birbirimizi anlamaya çalışmalıyız. Gelin Rusya ile Batı içerisinde güveni yine inşa edelim. Birinci işimiz bu olmalı' dedi.
Gorbaçov, Rusya Devlet Başkanı Putin’in de Batılı ile yapıcı bir diyalog istediğini dile getirdi.
Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından askeri tehdidin yerini işbirliğinin alacağı, ekonomik entegrasyon öngören 'Ortak Evimiz Avrupa' önerisini de tekrarlayan Gorbaçov, Yeni Politika Forumu çerçevesinde bu konu hakkında bir emek grubu kuracaklarını açıkladı.
Gorbaçov, kısa ve uzun dönemli hedefler içeren teklif meselesinde sivil toplumun ve medyanın görüşlerini alacaklarını, Avrupa kamuoyunun desteğini kazanmayı hedeflediklerini kaydetti.
Muhabir: Erbil Başay, Ayhan Şimşek