Suriye’de, hür Suriye Ordusu (ÖSO) içerisine sızıp sivillere yönelik çok aşırı sayıda bombalı saldırı, tecavüz ve gasp olayına imza atan ve Esed rejimiyle bağlantılı yer aldığı iddia edilen bir çete saptama edildi.
ÖSO içinde etkinlik yürüten Ebu’z-Zuhur Devrimcileri Cephesi sebebi ile deşifre edilen çetenin Türkiye-Suriye sınırındaki Babu'l-Hava (Cilvegözü) ile Babu’s Selam (Öncüpınar) hudut kapılarında bomba yüklü araç ile düzenlenen iki ayrı saldırının faili yer aldığı ortaya çıktı.
Geçtiğimiz ay İdlib’in Seraqip bölgesindeki Rasulayn köyünde hırsızlığa uğrayan iki kadının ÖSO’ya yaptığı şikayet üzerine, Ebu’z-Zuhur Devrimcileri Cephesi sebebi ile yürütülen operasyon neticesinde 2 şahıs yakalandı.
Kadınlarla yüzleştirilen bu 2 insandan birinin suçunu itiraf ettiği ve bu şahısların bağlantılı olduğu çetenin çok aşırı sayıda 'faili meçhul' bombalı saldırıyla tecavüz ve gasp olayına da imza attıkları anlaşıldı.
'Esed’e çalışan casus çete'
Konuyla ilgili AA muhabirine bilgi sağlayan ÖSO bünyesindeki Ebu’z-Zuhur Devrimcileri Cephesi Komutanı Ebu Muhammed, yakalanan 2 insandan birinin gözaltı esnasında kaçarken öldürüldüğünü, 'Ekrem' kod ismi verilen öteki şahsın ise bütün suçları itiraf ettiğini söyledi.
Bu şahısların Halep’in güneyindeki Resm’ul-Ays köyüne yapılan bir operasyonla yakalandığını kaydeden Ebu Muhammed, yapılan sorgu ile bu kişilerin ÖSO içinde bağlantılı oldukları bir çetenin varlığını ortaya çıkardıklarını belirtti.
ÖSO içinde etkinlik yürüten bu binanın bir “casus çete” olduğunu saptama ettiklerini söz eden Ebu Muhammed, “Sorgulama esnasında ÖSO ismi altında Esed rejimi için birçok eylemi gerçekleştiren casus bir çete yer aldığı ortaya çıktı” dedi.
Söz konusu çetenin ÖSO üyesi görünümünde yol kesip araçlara el koyduğunu söz eden Ebu Muhammed, çetenin bu araçlara patlayıcı yükleyip Esed rejiminin belirlediği noktalarda patlattığını ileri sürdü.
Ebu Muhammed, ''Esed rejimiyle iş birliği şeklinde olup talimatları ondan sektör ve ÖSO’nun içine sızmış buna aynı birçok çete var. Elimizde çete üyesi olan 25 benlik bir ad listesi var. Bu listeyi bölgedeki devrimcilere dağıttık'' ifadelerini kullandı.
“Babu’s-Selam saldırısını düzenleyen çete”
Ebu Muhammed, sorguda “Ekrem” kod ismi verilen bireyin yaptıkları bir sıra suçu itiraf ettiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
''Ekrem, Türkiye-Suriye sınırındaki Bab’ul-Hava ve Bab’us-Selam kapılarındaki patlamaların yanı sıra Seraqip’te Esed rejimi lehine bomba yüklü araçlarla saldırılar düzenlemek, ÖSO’nun karargahlarının yer aldığı bölgelere çip yerleştirerek muhaliflerin yerlerinin tesbit edilip bombalamasını sağlamak, ÖSO ismi altında yol kesip tecavüz etmek ve suçsuz kullanmakta olanları Şebbiha diye itham edip mallarına el koymak benzeri birçok suçu itiraf etti.”
AA sorgulama görüntülerine ulaştı
ÖSO içerisine sızıp sivillere yönelik çok aşırı sayıda eylemi gerçekleştirdiği iddia edilen çetenin üyesi “Ekrem” kod isimli şahsın sorgulanma görüntülerine de Anadolu Ajansı (AA) ulaştı.
Bu insana sorguda ilk olarak, Bab'ul-Hava (Cilvegözü) Sınır Kapısı'na düzenlenen saldırı soruldu. 'Ekrem' kodla isimli şahıs, saldırının nasıl gerçekleştirildiğine ilişkin sorulara şu yanıtları verdi:
Sorgulayan: Ekrem, bomba yüklü araçlarla saldırıları anlat.
Ekrem: Normalde biz, Eyyüp, Fayiz, Ali ve Esed yola çıkıp arabaları durduruyor ve el koyuyorduk. Sonra Fayiz’in evine getirip orada bomba yüklüyorduk.
S: Nereden aldınız?
E: Şam giden otoyolda el koyduk.
S: Arabayı ne yaptınız?
E: Arabayı Fayiz’in evinin önüne getirdik. Ben yola çıkıp gözetmenlik yaptım.
S: Sen mi çıkıp yolu gözetledin?
E: Evet, ben yolu gözetlerken onlar da arabaya bomba yüklediler.
S: Patlayıcıları kimin getirdiğini bilmiyor musun?
E: Hayır, bilmiyorum. Çünkü bu işi Fayiz ve Eyüp organize ediyordu.
S: Şimdi otomobil hazır yani?
E: Evet
S: Arabayı kim kullandı?
E: Ali ve Sahr.
S: Ya sen?
E: Ben onlarla birlikte değildim.
S: Arabayı nere götürdüler?
E: Bab’ul-Hava hudut kapısına
S: Arabayı ne yaptılar peki?
E: Orada patlattılar.
S: Ölen çok aşırı oldu mu?
E: Evet
S: Neler duydun bu konuda?
E: 20 bireyin öldüğü ve 10-15 bireyin de yaralandığını duydum.
Bab'us-Selam (Öncüpınar) Kapısı'na hücum itirafı
'Ekrem' kod isimli şahsa Bab'us-Selam (Öncüpınar) Kapısı'na 20 Şubat 2014'te, 10 bireyin öldüğü çok aşırı sayıda bireyin yaralandığı bombalı araçla düzenlenen saldırı da soruldu. Sorgu esnasında vakaları soğukkanlılıkla anlattığı görülen 'Ekrem' kod isimli şahıs, bu saldırıyla ilgili şunları söyledi:
S: İkinci arabayı anlat
E: İkinci otomobil Bab’us-Selam hudut kapısına gönderildi
S: Arabayı nereden buldunuz ve gönderdiniz?
E: Halep’in güneyindeki Ez-Zirbe yolundan aldık.
S: Bab’us-Selam operasyonunu anlatmaya devam et. Arabayı (Fayiz’in evinin yer aldığı noktayı kastederek) Rasim el-Iys’ten aldıktan sonra ne yaptınız?
E: Evet
S: Senin misyonun neydi?
E: Gözetmen
S: Arabaya patlayıcı yüklediniz. Sonra?
E: Arabaya Sahr, Ali ve Eyüp bindiler.
S: Tamam devam et!
E: Arabayı Bab’us-Selam’a götürdüler ve orada patlattılar.
S: Peki (o patlamada) kaç bireyin vefat ettiğini duydun?
E: Yaklaşık 10 ölü ve 50’den çok yaralı olduğunu duydum.
Şifa Hastanesi'ne saldırı
'Ekrem' kod isimli şahıs 6 Mayıs 2014'te Seraqip'te Şifa Hastanesi'ne düzenlenen saldırıyı da bağlantılı yer aldığı çetenin yaptığını söyledi. Çok sayıda bireyin yaralandığı Şifa Hastanesi saldırısıyla ilgili 'Ekrem' kod isimli şahıs sorguda kendisine yöneltilen sorulara şu yanıtları verdi:
S: Şifa Hastanesi'nde yaptığınız eylemi anlat.
E: Eyüp’ün evi önünde arabaya patlayıcı yüklendi ve (Şifa) hastaneye götürüldü.
S: Seraqib’teki Şifa Hastanesine mi?
E: Evet
S: Peki sen neredeydin?
E: Ben evdeydim. Bu arabaya patlayıcı yüklendiğinden haberim yoktu.
S: Peki nasıl haberin oldu?
E: Esed bana, Sonata’ya patlayıcı yükleyip Seraqip’teki Şifa Hastanesi’nde patlattıklarını söyledi.
'Muhalifleri Esed rejimine teslim ettiler'
Sorguda 'Ekrem' kod isimli çete üyesi muhalifleri nasıl tutup Esed rejimine teslim ettiklerini de anlattı:
S: Devrimcileri (Esed rejimine) teslim etme işini anlat! Rejime kaç devrimci teslim ettiniz?
E: Yaklaşık 13 kişi, Fayiz ve Eyüp onları Şebbiha şekilde nitelendiriyordu.
S: Peki sen bilmiyor muydun onların devrimci olduğunu?
E: Biliyordum lakin zorla beni yanlarına alırlardı.
S: Kim bu işi organize eden?
E: Ben, Esed, Ali, Eyüp ve Fayiz
S: Kişiyi yakaladıktan sonra ne yapıyorsunuz?
E: Eyüp, Fayiz ve Esed’e teslim ediyoruz.
S: Çetenin elebaşları bunlar mı?
E: Evet
S: Devrimcileri bu elebaşlarına teslim ettiğinizde akıbetlerinin ne olduğunu bilmiyorsunuz değil mi?
E: Evet, bildiğim şey bu bireyler Şebbiha olmakla itham edilip fidye isteniyordu.
S: Teslim ettiğiniz devrimciler nereden?
E: 4 şahıs Seraqib’ten, 2 şahıs Şeyh Ahmet’ten, 1 şahıs Cizraye’den ve Han Şeyhun oraya da giriyorlardı.
S: Bu vakalar ne süre oldu?
E: 5-6 ay önce
Muhaliflerin yer tespiti için çip yerleştirdiler
'Ekrem' kod isimli şahıs sorguda bununla birlikte yer tespiti için Esed güçlerinden tahsil edilen 7 çipi 30 bin Suriye lirası karşılığında muhaliflerin yer aldığı yere yerleştirdiklerini de itiraf etti. Çete üyesi sorulara şu yanıtları verdi:
S: Çipleri anlat!
E: Fayiz ve Eyüp’ten aldığımız çipleri Esed ile birlikte motosikletle dağıtıyorduk. Böyle 7 çip yerleştirdik. Birinci çipi İcarda bölgesi, ikinci çipi İcarda bölgesinin yukarısında benzin istasyonunun yer aldığı yere ve iki adet çipi de Büveybiyye bölgesindeki OSÖ’ya ilişkin karargahlara, bir çip Şifa Hastanesi'ne, bir adet de giysi çarşısının yer aldığı yere, bir adet de Suq Afis’e bıraktık.
S: Bir çip yerleştirme için ne kadar alıyordun?
E: Birgün de bu 7 çipi dağıttık ve karşılık şekilde 30 bin Suriye Lirası aldık.
S: Bu çipler kimden geliyordu?
E: Amir el-Ahmed
S: Amir el-Ahmed kim?
E: Esed rejimininin lehine çalışıyor.
S: Tam şekilde ne iş yapıyor?
E: Şam’a gelip gidiyor. Araba ve emlak tüccarı olduğunu söylüyor.