Üretmeden tüketen tek toplumuz dünyada.
Yeryüzünde cep telefonuna bizim kadar çabuk adapte olan ve hayatında cep telefonuna ayrı anlam veren bir toplumuz.
Bugün ekonomistlerimiz her ortamda konuşuyor, “İhracatımız 80 milyar $ seviyesine çıktı” diye.
Evet çok güzel bir rakam bir rakam, bir hatta rekor.
İhracatımız kısa bir süre öncesine kadar hayal bile edemeyeceğimiz bir seviyeye geldi...
Ama madalyonun diğer bir daha var!
İthalatımız da, bu tüketim lüksümüzden dolayı, 130 milyar $ seviyesine çıktı.
Sözün özü; sattığımızdan çok daha fazlasını alıyoruz.
Yani 500 YTL maaşla çalışan bir işçi her ay 700 YTL harcıyor, bunun sonu nereye gider?
Ülkemizin durumu farklı mı?
Hiç de bile işçi ile kıyaslarsak aynı!
Yetkili ağızlar bu gerçeği söylemedikleri gibi duymayı da pek sevmezler, ama gerçek bu!
Sahi söz açılmışken, Malatya olarak bir de ithal Başkanlarımız ve Vekillerimiz var, önümüzde ki seçim için verilen start da da bu ithal vekiller seçilecek (seçilmeye) zorlanacak gibi.
Değişik dönemlerde değişik partilerden ithal milletvekillerimiz oldu. İthal derken sadece nüfus kütüğü anlamında değil, Malatya’yı tanımak anlamında da ithal vekillerimiz söz konusu.
Erken seçim kararı alındıktan sonra Parti Genel merkezleri hareketli günlere sahne oluyor. Aday Adaylıkları için Ankara’da el etek öpüyor, ceket ilikliyor, her türlü yalakalıkları yapıyorlardır.
Ve hatta bazı kurnazları da Ankara’da daha önce kendine Ofis- büro ve hatta İş ortakları dahi edindi.
Sırf normal şartlarda seçim olursa aday adayı olmak için, kendilerine Medyada (Yaygın) arkadaş bile edindiler bu dediklerimi yakında bir, bir göreceğiz.
TBMM’deki temsilci sayımızın 7 olduğunu söyleyebiliriz.
Malum Milletvekillerimizi 4.5 yıllık görev süreleri sırasında Malatya ile bir araya getirmek pek mümkün olmadı.
Bu vekillerimizin başarılı olup olmadıklarını tartışmaya açmak gibi bir niyetim yok.
Peki, o zaman bu yazının aslı ne diye sorabilirsiniz.
O zaman, hemen konuya gireyim;
Yaklaşan seçimler öncesi yeniden ithal milletvekili söylentileri ortalıkta dolaşmaya başladı.
Bunlardan birkaç isim gündeme geliyor; Cumali Ünaldı, Aydın Valisi Mustafa Malay, Ali Kalkan, Şinasi Kazancı, Ahmet Ertürk evet bunlar ve daha başka niceleri..
Yukarda saydığım isimlerle herhangi bir problemim yok ve olamazda ancak bu isimler Malatya’yı ne kadar biliyor?
Milletvekili adaylarını partililerin belirleyeceğini, başta yönetim kurulu üyeleri olmak üzere Malatya’dan çok sayıda milletvekili olmayı hak eden partililer var.
Umut ederim ki bu tüm partiler milletvekili adaylarını belirlerken, partililerin görüşlerini alarak veya bir ön seçim yaparak belirlerler. Biz ki Malatyalılar olarak hep yaptığımız ve yetiştirdiğimiz siyasi ve de devlet adamlarımızla övünmüşüzdür.
Hal böyle iken kalkıp da ithal bir milletvekilinin Malatya’dan aday olması öncelikle bu övündüğümüz zekâmıza ve siyasi anlayışımıza yakışmaz.
Hayret yazmak istediğim asıl konu neydi ben neler yazdım, söz nereden nereye geldi.
Bir tüketim toplumu olduğumuzu anlatayım derken, yazımız Malatyalının zekâsına ve siyasi anlayışına geldi, dayandı.
Bu övündüğümüz zekâmız ve siyasi ve de Devlet adamı yetiştirme geçmişimiz gerçekse; biz de ithalattan vazgeçip, şehrini ve şehrinin insanlarını tüketen bir toplum durumuna düşmeyiz.
Benden hatırlatması ithalat zararlıdır…