MALATYA (İHA) - İsveç’te Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Danimarkalı aşırı sağcı Stram Kurs partisi lideri Rasmus Paludan’ın Kur’an-ı Kerim'i yakmasına Malatyalılar sert tepki gösterdi.  Bu eylemin bir dine değil tüm insanlığa yapıldığına dikkat çeken Malatyalılar sloganlar eşliğinde çirkin saldırıyı kınadı.

“Bu, Alçakça İşlenmiş İğrenç Bir Nefret Suçudur”
İsveç hükümetinin bu tür saldırgan eylemlere karşı etkisiz ve taraflı bir tutum sergilediğine vurgu yapan İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dr. Öğretim görevlisi Hüseyin Polat, “Şahit olduğumuz üzere, tahammülsüz, bencil sahtekar, jakoben ve saldırgan batı yine kendisine yakışanı yaptı. İsveç hükümetinin izni, bir anlamda teşviki ve koruması altında, Danimarkalı aşırı sağcı Stram Kurs partisi lideri Rasmus Paludan’ın Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde insanlığın kulağına ulaşan son ilahi vahiy olan Kur’an –ı Kerimi yakması, emperyalist, sömürgeci,  kolonyalist, insanlığa sunabileceği hiçbir değeri kalmamış, bu anlamda sıfırı tüketmiş ve dolasıyla çökme ve tükenme noktasına gelmiş olan batı zihniyetinin bitmişliğinin en açık göstergesi ve son çırpınışlarıdır. Bu, alçakça işlenmiş iğrenç bir nefret suçudur. Ecelleri gelmiş domuzların, asla zarar veremeyecekleri ve ulaşamayacakları kutsallarımıza alçakça sataşma girişimleridir. Rabbimizin insanlığın kurtuluşu için indirdiği Allah’ın nurunu söndürme çabalarıdır. Yapanlar, yaptıranlar, cesaretlendirenler, izin verenler, yol gösterenler, güvenliğini sağlayanlar işlenen suçun ortağıdırlar” dedi.

Artık Maske Düştü. Gerçek Yüzleri Gün Işığı Gibi Meydanda 
Her fırsatta adalet ve hoşgörü vurgusu yapan batının eylemde sınıfta kaldığına ve sadece göz boyamaya çalıştıklarına değinen Polat, “Bu alçak teşebbüsler, değerlerimize asla zarar veremeyeceklerdir. Zira atasözünde ifade edildiği gibi, Köpeklerin havlaması bulutlara zarar veremez. Ancak burada şunu ifade etmek istiyoruz. Bu, onların gerçek yüzleri ve asıl tıynetleridir. Bunların yıllardır insanlara savunduklarını lanse etmeye çalıştıkları adalet, hoşgörü, eşitlik, özgürlük, özellikle inanç ve fikir özgürlüğü, insan hakları, özel hayat, barış gibi değerler, sadece istismar ettikleri ve arkasına sığındıkları maskelerdir. Ancak artık maske düşmüş, gerçek yüzleri gün ışığı gibi meydana çıkmıştır. Görmek isteyenlerin görmesini engelleyecek hiçbir engel kalmamıştır” şeklinde konuştu.

“Kur’an’ı yakmak bir insanlık suçudur” 
İnsanlığın kurtuluşunun İslam’dan geçtiğine ve bu dinin kutsallarına verilen zararın tüm insanlığa verildiğine vurgu yapan Polat, “Kur’an’ı yakmak bir insanlık suçudur. Çünkü kuran, insanlığın kurtuluş kitabıdır. İnsanlığın sıhhat, selamet, saadet ve kurtuluşu bu kitaba bağlıdır. Onun için Kuran’ı yakanlar, aslında insanlığı yakmak istemişlerdir. Kendilerini, toplumlarını ve tüm insanlığı yakma teşebbüsünde bulunmaktadırlar. Dolayısıyla aslında bunlar, insanlık düşmanıdırlar” ifadelerini kullandı.
Batının yıllardır Müslümanların değerlerini hiçe saydıklarına dikkat çeken Polat, “200 yıla yakın süredir dünyaya nizam veren bu sahtekar, yavuz hırsızlar, insanlığı sürükledikleri savaşları, katliamları, felaketleri, trajedileri, kaos ve krizleri örtbas etmek ve başarısızlıklarını insanların gözlerinden kaçırmak için insanlıktan ve nezaketten nasibini almayan bu değer yoksunu yaratıklar her fırsatta yüce değerlerimize saldırmaktadırlar. Değersiz oldukları için, mukaddesatın başka insanlar özellikle de Müslümanlar için ne anlama geldiğini anlamakta zorlanıyorlar. Ama anlayacaklar ve asla hedeflerine ulaşamayacaklardır." şeklinde konuştu. “