Uluslararası Af Örgütü, İsrail'in yaz boyunca sürdürdüğü Gazze saldırılarında aralarında çok aşırı sayıda çocuğun da bulunduğu Filistinli sivillerin evlerini hedef alarak, savaş suçu işlediğini bildirdi.

Örgütün 'Enkaz Altındaki Aileler: İsrail'in Evlere Yönelik Saldırıları' başlıklı raporunda, temmuz ve ağustos ayında İsrail'in, Gazze'ye yönelik operasyonu kapsamında, ailelerin bulunduğu evlerin amaç alındığı ve bunun neticesinde çok aşırı sayıda Filistinli sivilin öldüğü kaydedildi. 

Af Örgütü raporunda, evlere yönelik saldırıların havadan ve çok yoğun gerçekleştirildiği belirtilerek, 18 bin evin tahrip edildiği, bazı saldırılarda ise evlerde bulunan aile fertlerinin feci biçimde can verdikleri bildirildi.

Raporda, şu ifadeler yer aldı:

'Raporda belgelenen, 3 katlı bir yapının amaç alındığı ölümcül saldırıda, 4 ailenin 18'i çocuk 36 üyesi öldürüldü. İsrail yapının neden amaç alındığını halen açıklamadı. Ancak Af Örgütü binada muhtemel askeri hedeflerin olduğunu belirledi. İkinci ölümcül bir saldırıda ise Hamas'ın askeri kanadı El-Kassam Tugayları'na üye, Ebu Jame ailesinin evinin önünde bulunan bir kişi hedef tahsil edilmiş bunun şeklinde görünüyor. Bu eve yapılan saldırıda ev tamamen dümdüz edilmiş, 19'u çocuk 25 sivil hayatını kaybetmişti. İsrailli yetkililer bu saldırıların düzenlenmesine yönelik herhangi haklı bir neden göstermeyi başaramadı. Bu rapordaki bir takım hallerde Af Örgütü herhangi bir muhtemel askeri amaç belirleyemedi.

Doğrudan ve kasıtlı şekilde sivillerin amaç alındığının görüldüğü bu durumlarda, saldırılar savaş suçu teşkil ediyor. Af Örgütü sebebi ile araştırılan bütün hallerde ev sakinlerinin, saldırılar öncesinde uyarılmadığı ortaya çıktı. Eğer uyarılar yapılsaydı, bu kadar çok aşırı sivil can kaybı yaşanmazdı. Bu aleni ortada.'

Tüm minikler yanmıştı

Raporda, İsrail güçlerinin saldırısına uğrayan ailelerin ifadelerine de yer verildi. Saldırılardan kurtulan insanların bombardıman sonrası moloz yığınına dönüşen evlerden çocukları ve akrabalarını korku içerisinde nasıl kurtarmaya çalıştıkları, raporda detaylı şekilde aktarıldı. 

İsrail'in sivillerin evlerine yönelik saldırılarının yıkıcı neticeleri olduğunun belirtildiği raporda, evine düzenlenen saldırıdan kurtulan Halil Abed Hassan Ammar'ın şu sözleri yer aldı:

'Korkunçtu. Kimseyi kurtaramadık. Tüm minikler yanmıştı. Hangisi benim çocuğum, hangisi komşunun ayırt edemiyordum. Kimi taşıyabildiysek, ambulansa taşıdık. Sadece en iri çocuğum İbrahim'i tanıdım. Ayakkabılarından tanıdım. O ayakkabıları iki gün evvela almıştım.'

Uluslararası topluma çağrı

Raporda yer verilen saldırıların ayrıntılarını İsrail'in onay etmediği, bununla birlikte bu saldırıların neden gerçekleştiğine dair istek edilen açıklamaya cevap vermediği bildirildi.

Filistinli ve İsrailli yetkililer savaş suçları iddialarını bağımsız ve tarafsız şekilde soruşturmada başarısız oldukları için, uluslararası toplumun Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (ICC) bu iddiaları soruşturmasına destek vermesi gerektiği belirtildi.

Raporun detaylarına ilişkin İzah yapan örgütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika Programı Direktörü Philip Luther, şunları belirtti:

'İsrail güçleri, yüzsüzlükle sivillerin evlerine bir paradigma saldırı düzenleyerek savaş yasalarını çiğnedi. Rapor, kaçmaya fırsatı olmayan ve saldırılarla ilgili uyarılmayan Filistinli sivillerin hayatlarının şok edici biçimde ihmal edildiğini gösteriyor. Evlere yönelik yinelenen ve orantısız saldırılar, İsrail'in var askeri taktiğinin kusurlu ve temelde uluslararası insani yasa ilkeleriyle bağdaşmadığına işaret ediyor. İsrailli yetkililer cevap vermeli. Uluslararası toplum, ciddi ihlallerin ebedi döngüsüne ve cezasız kalmaya son eda etmek için acil adımlar atmalı.'

İsrail'in, yıllardır kuşatma altında tuttuğu Gazze'ye 7 Temmuz'da başlattığı ve 51 gün devam eden saldırılarında, 2 bin 157 şahıs hayatını kaybetmiş, 11 binden çok şahıs yaralanmıştı.