Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Irak'taki yeni sürece destek verdiklerini belirterek, 'Bir yerde istikrar olması, toplumun tamamını kucaklayan yeni sayfanın açılması lazım, tıpkı biçimde Irak ordusunun yenilenmesi lazım' dedi.
AK Parti Aydın İl Danışma Meclisi toplantısına katılan Çavuşoğlu, konuşmasında, Türkiye'nin istikrarlı ve ekonomisi canlı biçimde devamlı büyüdüğünü söyledi.
Türkiye'nin etrafındaki gelişmelere duyarsız kalamayacaklarını anlatım eden Çavuşoğlu, halkına zulmeden rejimlere ve kullanıcılarını acımasızca katleden terör örgütlerine karşı olduklarını vurguladı.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin bütün uyarılarına karşın Suriye ve Irak'ta gelinen noktanın ortada olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
'Önlerine haritalar ve fiil planları koyduk. Maalesef 4 sene sonra 'Türkiye'yi dinlemediğimiz için üzgünüz' demeye başladılar. Bu sırada Suriye, bataklık oldu. Irak'ta Maliki rejiminin nelere yol açabileceğini, tek mezhebe dayalı siyasetin Irak'ı böleceğini ve hudut bütünlüğünün tehlikeye gireceğini, bütün toplumları ayrıştıracağını, kamplara ayıracağını ve Irak'ın güvenliği için tehdit olacağını hep söyledik. 4 sene geçti, anlaşıldı. Şimdi Maliki gitti, yeni bir hükümet geldi. Irak Dışişleri Bakanı ile biraz evvela görüştük, inşallah en kısa sürede Türkiye'ye gelecek. Irak'taki yeni sürece destek veriyoruz. Bir yerde istikrar olması, toplumun tamamını kucaklayan yeni sayfanın açılması lazım, tıpkı biçimde Irak ordusunun yenilenmesi lazım.'
Musul'da bir günde 60 bin benlik ordu ve güvenlik gücünün kenti terk etmesiyle Irak ordusuna ilişkin ağır silahların IŞİD'in eline geçtiğini hatırlatan Çavuşoğlu, Maliki rejiminin yönetim anlayışı ve halkı bölmesinden dolayı IŞİD'in, birkaç bin benlik kuvvetle Irak'ın üçte birtanesini denetim altında tuttuğunu kaydetti.
Mevlüt Çavuşoğlu, hür Suriye Ordusu (ÖSO) dışındaki hiç bir grubun, Suriye'nin bütünlüğü için savaş etmediğini belirterek, 'Esed rejimi, başlangıçta IŞİD'e destek verdi, şimdi de direk ve dolaylı ilişkileri var' ifadesini kullandı.
'Türkiye, Birleşmiş Milletler mi?'
Türkiye'nin, Suriye ve Irak'tan kaçan Ermeni, Yezidi, Kürt, Türkmen, Arap, Hristiyan, Sünni ve Şiilere kapılarını açtığını vurgulayan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
'Bugün Türkiye'de, 1,6 milyon Suriyeli yaşıyor. Türkiye'ye gelen Suriyeliler için 4,5 milyar dolar harcadık. Sadece Türkiye'dekilerle kısıtlı kalmadık. Suriye'nin kuzeyine ulaştırdığımız katkı miktarı, 305 milyon dolar, yalnızca Kobani'ye 650'den çok kamyon ve tırla ulaştırdığımız insani ve tıbbi yardım, 10,5 milyon doları aştı. Türkiye'de doğmuş 34 binden çok yeni doğmuş bebek var. Bu minikler ne olacak? 68 bin genç, mektep yaşına gelmiş. Kamplarda her çeşitli olanakları sağladık fakat kamplarda 220 bin şahıs yaşıyor, 1,3 milyondan fazlası dışarıda yaşıyor. Gelin güvenli bölge oluşturalım, bunların altyapılarını, hastanelerini kuralım, bir 4,5 milyar dolar daha harcayalım, helali hoş olsun fakat ona da ayak diretiyorlar. Türkiye, Birleşmiş Milletler mi? Bu işin yükünü niye yalnızca Türkiye'nin çekmesini istiyorsunuz? Türkiye'ye bununla ilgili gelen katkı miktarı sadece 200 milyon dolar civarında. Burada dram varken gözünü yummaz. Son 3 yılda bütün Avrupa Birliği ülkelerinin aldığı sığınmacı sayısı 130 bin, bize yalnızca bir günde Kobani'den 130 bin geldi. Bizim anlayışımızla onların arasındaki fark, bu. Hani, insan hakları, demokrasi, ana hak ve özgürlükler, göçmenlere, yerinden edilmiş insanlara karşı duyarlılık? Bizim politikalarımızda çifte standart, bir alanda savaş, zulüm varsa ona sırt çevirmek yoktur.'
Çavuşoğlu, teröre fon yaratmaya karşı olduklarını belirterek, 'PKK'nın nakit kaynakları nerede? Uyuşturucu, silah, insan kaçakçılığı, fidye alıyor, zorla haraç topluyor. Avrupa ülkelerinin çoğu, bilgilerini vermemize karşın buna göz yumuyor' dedi.
HDP ve CHP'ye eleştiri
'Türkiye'nin karıştırılmak istendiği Kobani eylemleri'nde, birileri IŞİD metodları kullanılıp iki günde 40'tan çok insanın vefat ettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, 'HDP ve CHP'liler tweetler attı. Her fırsatta 'çözüm sürecini baltalayabilir miyiz, terörün gölgesinde politika yapabilir miyiz' gayreti içindeler. Bunlara ayakkabı bırakmayız. En mühim hak, hayata hakkıdır. İnsanın yaşamına acımasızca kastedenlere müsaade edemeyiz. Meclisteki yasayla da bu konu için gerekeni yapacağız' diye konuştu.
Çavuşoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ise şu sözlerle eleştirdi:
'Bir gün PYD'ye 'Terör örgütü değil' diyor. Ertesi gün partisinin içindeki şahinler geliyor, aksine İzah yapıyor. Bugüne kadar içine düştüğü durumun nedeni bu. Partisinin arasında uçlar, marjinaller var. O marjinallerden hangisi o gün ağır basıyorsa ona yönelik açıklamalarda bulunuyor. Geri dönüşler, çark etmelerin nedeni bu. Bir parti, içinde marjinallerin oluşturduğu partiyse bu olur fakat bir parti merkez partisiyse ve milletini, herkesi kucaklıyorsa, bizim gibi o merkezde birleştiriyorsa, sistem arasında ve tek ses şekilde ülkenin ulusal menfaatleri konusunda, tek ses şekilde ortaya çıkar. Bir gün öyle bir gün böyle bulunmaz nedeniyse biz, kendi aramızda istişare ederiz.'
'Adnan Menderes'in yolundayız'
Mevlüt Çavuşoğlu, babasının demokrasi için nasıl savaş ettiğini ve Türkiye'yi dönüştürdüğü anlattığı Adnan Menderes'in açtığı yolda ilerlediklerini belirterek, şunları anlattı:
'İlk kere Aydın'dayım fakat Aydın bizim için önemli. Rahmetli Menderes'in halı üstündeki birer portresi, hala babamın yatak odasında ve ofisinde var. Babamın vermesiyle yeğenlerimin adı Adnan ve Menderes, kardeşimin ismi de Aydın oldu. Ayrıca belki ilk kez söylüyorum, biz de Aydınlılar bu şeklinde yörüğüz. Aydın insanı, efedir, yiğittir, merttir.'
Çavuşoğlu, iktidarları zamanında Türkiye'nin çok aşırı daha demokratik ve ekonomisi canlı yurt biçimine geldiğini sözlerine ekledi.
Toplantıya, AK Parti İl Başkanı Mehmet Sadık Atay, Aydın Milletvekilleri Mehmet Erdem, Semiha Öyüş ve Ali Gültekin Kılınç da katıldı.
Muhabir: Emra Umurbilir