Sahil Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Dünya 16 Ekim 2014 - 15:33 Yorum: 0

"Güvenli bölge"nin çerçevesi netleşiyor

Türkiye'nin ABD önderliğinde kurulan koalisyona vereceği destek üzerine görüşmeler sürerken, Suriye sınırları içinde "güvenli bölge" oluşturulması önerisi gündemdeki yerini koruyor.

'Güvenli bölge'nin çerçevesi netleşiyor

Türkiye'nin alanda artan IŞİD tehdidi ve 2 milyona yaklaşan sığınmacı problemine karşı uluslararası alanda gündeme getirdiği ve Batı'da da yankı bulan 'güvenli bölge' önerisinin detayları netleşmeye başladı. 

Suriye'de, IŞİD'in ilerleyişi karşısında ABD önderliğinde kurulan koalisyona Türkiye'nin vereceği destek üstüne görüşmeler sürerken, Suriye sınırları içinde güvenli bölgeler oluşturulmasına yönelik yeni detaylar ortaya çıkmaya başladı.

Suriye'nin kuzeyindeki Kobani (Ayn el Arap) sahasından binlerce Suriyelinin IŞİD'den kaçarak Şanlıurfa'nın Suruç ilçesine giriş yapması ve bölgedeki artan çatışmalar, Türkiye'yi sınırın başka tarafında güvenli bölge kurulması için harekete geçirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen ayki Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na katılmak için gittiği New York'ta güvenli bölgenin önemine işaret etmiş hem Galler'deki NATO zirvesinde hem de ABD Başkanı Barack Obama ile yaptığı görüşmede bu konuyu gündeme getirdiğini söylemişti.

ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel da Amerikalı yetkililerin, Türk liderlerle bu hafta yaptıkları görüşmelerde söz konusu meseleleri gündeme getirdiğini, Ankara hükümetinin, Suriye sınırında güvenli bölge oluşturulması hakkında ısrarlı talebinin 'bilfiil değerlendirilmediğini' ancak Amerikalı yetkililerin bunu tartışmaya açık olduğunu anlatım etmişti.

Amerikalı yetkililerin konuyla ilgili görüşlerine rağmen Başbakan Ahmet Davutoğlu, ilk kez güvenli bölgenin kapsamına ilişkin bölge isimleri verdi. El Cezire'ye verdiği hususi mülakatta Davutoğlu, 'Eğer gerçekten bir müdahaleye gereksinim varsa tüm uluslararası cemiyet herzaman birlikte sadece Ayn el-Arap'a değil Suriye'deki tüm zulümlere müdahil olması lazım' dedi.

Güvenli bölgenin sınırlarıyla ilgili Davutoğlu, 'Biz bunun göze çarpan yoğunluklu nüfusların bulunduğu yerlerde... Mesela Halep’in kuzeyinde olması lazım. Çünkü Halep’te hem düzen saldırıları var hem IŞİD saldırıları var. Halep’le Türkiye sınırları içerisinde olması lazım. İdlib’in Türkiye sınırlarına yakın yerlerinde, tıpkı biçimde Lazkiye’nin kuzeyinde, gene Haseke’de göze çarpan bölgelerde ve şu anki Cerablus bölgesinde, Ayn el-Arap’ta. Bütün bu kuşakta yerleşim merkezlerinin bulunduğu alanlara oranla derinliği değişebilir' diye konuştu.

 Uçuşa yasak bölge

Başbakan Davutoğlu, sivillerin güvenli bölgelerde barınabilmesini sağlayacak güvenli bölge ilanını gerekli gördüklerini belirterek tıpkı şekilde IŞİD'e karşı verilen savaş sonrasında rejimin hava bombardımanından sivil halkı korumak için de bir uçuşa yasak bölge istediklerini aktardı. Davutoğlu, 'Hepimiz nebati ki Ayn el-Arap'taki olaylara üzülüyoruz lakin zamanımızda bile kimse Suriye düzen uçaklarının Halep'i bombaladığından bahsetmiyor, kimse Suriye rejiminin zulmünün devam ettiğinden bahsetmiyor' ifadesini kullandı.

 '3,5 yıldır BM’nin karar almasını bekliyoruz'

BM'den tasdik alınması durumunda güvenli bölgenin uluslararası meşruiyetinin güçleneceğine işaret eden Davutoğlu, 'Ama BM Şayet bu konu ile ilgili karar alamıyorsa ki biz 3,5 yıldır BM’nin karar almasını bekliyoruz. Hiçbir karar alamıyor BM Güvenlik Konseyi, göze çarpan vetolar sebebiyle. O süre Suriye’ye müdahale hakkında oluşan uluslararası koalisyon ve gönüllüler koalisyonu bu konu ile ilgili göze çarpan kararlar alıp havadan koruma sağlayabilir' diye konuştu.

Türkiye'nin böyle bir koruma endüstrisi oluştuğunda her çeşitli katkıyı vermeye hazır olduğunu dile getiren Davutoğlu, böyle bir koruma endüstrisi yokken tek başına Türkiye’nin müdahalesini istemenin bütün bu riski tek başına Türkiye’nin üstlenmesini arzulamak olduğunu vurguladı.

Sadece bir noktaya ve sırf IŞİD’den gelen tehdide teksif olunursa bunun meseleye sırf geçici çözüm getireceğini söz eden Davutoğlu, 'Biz bundan böyle Suriye’de kalıcı bir çözümün devrinin geldiğini ve geçmekte olduğunu düşünüyoruz' dedi.

Güvenli bölge uygulaması

BM yönünden belirlenen ve harp sebebi ile tehlike altındaki sivillerin gene kendi toprakları içerisinde ihtiyaçlarının karşılanması ve güvenli biçimde barınmalarını verici alanlara, güvenli bölge adı veriliyor.

BM yönünden BM Şartı'nın 7. Bölümü'ne dayanılarak ilan edilen bu bölgelerin güvenliğini, BM'ye bağlı çok uluslu askeri güçler sağlıyor. Güvenli bölgeler lazım görülmesi halinde, tesis edilecek tampon bölge ve uçuşa yasak bölgelerle de desteklenebiliyor.

ETİKETLER: Türkiye , ABD , önderlik , koalisyon , destek
Haber Kaynağı: MALATYA GÜNCEL
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Haber
Malatya Güncel Haber
casino siteleri