Göz kapağı ameliyatının sadece estetik bir müdahale değil bazı durumlarda göz sağlığı içinde uygulanan bir tedavi yöntemi olduğunu ifade eden Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, “Göz kapağı ameliyatı tıbbi adı ile blefaroplastiye, daha çok yaşlanmaya bağlı göz çevresindeki değişimleri gidermek adına uyguluyoruz. Yaşlanma dışında ise göz kapaklarında oluşan kitle ve tümörler, doğumsal defektler veya kronikleşen bazı enfeksiyon durumlarında göz kapağı ameliyatı gerekebilmektedir” dedi.
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, göz kapağı ameliyatları hakkında bilgiler verdi. Dr. Çağatay, başvuran kişilerin ameliyat için uygun olup olmadığının değerlendirildiğini, blefaroplasti ameliyatının belirli durumlarda uygulandığı belirtti.
Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, “Blefaroplasti; toplumda bir estetik müdahale olarak düşünülür. Göz kapağı ameliyatının estetik bir yönü olduğu tabii ki bir gerçektir; ancak her bir vakada estetik amaçlı uygulanmaz. Göz kapağında ciddi bir düşüklük olması gözün görme alanını daraltır. Bu durum çocuklarda ve bebeklerde göz tembelliği olmak üzere bazı göz hastalıklarının gelişmesine sebebiyet verebilir. Özellikle doğuştan göz kapağı düşüklüğü ile doğan bebeklerde göz kapağı üzerinde bulunan kasların gelişmesine rağmen iyileşme gözlemlenmemesi halinde ameliyata ihtiyaç duyulabilir. Bu tür durumlarda göz kapağı düşüklüğü ameliyatı ile kişinin ideal görme açısına sahip olması sağlanır” dedi.
Göz kapağı ameliyatının, göz çevresinde meydana gelen sarkmalardan şikayetçi olan kişiler için estetik bir uygulama konumunda olduğunu aktaran Çağatay, “Göz kapağındaki sarkık derilerin alınması, göz kapağı altında biriken yağ bezelerinin giderilmesiyle kişilerin göz çevresinin daha genç görünmesi sağlanır” şeklinde konuştu.

Göz kapağı ameliyatı nasıl gerçekleştirilir
Göz kapağı ameliyatının ameliyathane ortamında gerçekleştirilen bir operasyon olduğunu söyleyen Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, “Hem alt hem de üst göz kapağı için uygulanabilir. Ellili yaşlardan sonra uygulama sıklığı artan ameliyat daha genç yetişkinlik döneminde de lokal anestezi altında uygulanabilir. Alt ve üst göz kapağı ameliyatında farklı seanslarda uygulanabileceği gibi tek bir ameliyat içerisinde alt ve üst göz kapaklarına birlikte müdahale gerçekleştirilebilir” dedi.

"İz kalma gibi bir sorun sıklıkla karşılaşılmaz"
Üst göz kapağı ameliyatında göz kıvrımlarında küçük bir kesi açılıp bölgedeki fazla derinin alındığını ifade eden Çağatay, “Alt göz kapağı ameliyatında ise yine fazla derinin alınması ile göz altı yapısında bulunan yağ dokularının alınması veya yer değiştirmesi işlemleri uygulanır. Bazı durumlarda cilt derisine de müdahale gerçekleştirilebilir. İşlemlerin tamamlanması ardından kendiliğinden eriyen veya kolayca alınabilen dikişler ile estetik görünümü bozmadan dikişler atılır. Kesi açılan bölge ve dikiş atılan bölgenin kendi yapısından kaynaklı olarak bu dikiş izleri iyileşme süreci ardından büyük ölçüde kaybolur. Bu sayede göz kapağı ameliyatı ardından iz kalma gibi bir sorun sıklıkla karşılaşılmaz” şeklinde konuştu.