Kestane ağaçlarının korkulu rüyası olan kök çürümesi, kanseri hastalığı ve gal arısı(katil arı) zararlarını ortadan kaldıracak aşılamayı bulan Prof. Dr. Ümit Serdar, daldırma çoğaltma yöntemi ile ilk marsol (kök çürüklüğü hastalığına dayanıklı) anacı üretimine başladı. Üretilen marsol anaçları, betizac fidanlarına aşılanarak kestane ağaçlarındaki kök çürümesi, kanser hastalıkları ve gal arısı zararına karşı korunaklı kestane ağaçları yetiştirilecek ve kestane kayıplarının önüne geçilecek.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Meyve Yetiştirme ve Islahı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Serdar, kestane ağaçlarının çürümesine ya da meyve vermemesine neden olan hastalıklara karşı yıllardır sürdürdüğü çalışmanın sonuna geldi. Prof. Dr. Serdar yaptığı denemelerinden sonra kök çürümesine dayanıklı marsol çeşidi kestanenin, gal arısı zararlısına dayanıklı betizac çeşidi kestane ile tam uyumlu olarak aşılandığını kanıtladı. Bu aşılama yöntemi ile kestane ağaçlarının hem kök çürüme hastalığına hem de gal arısı zararlısına karşı dayanıklı hale geldiğini ifade eden Prof. Dr. Serdar, kestane bahçelerini dayanıklı türlerden oluşturmak için marsol anaçları üremeye başladıklarını ifade etti.
“Hem kök çürümesine hem de gal arısına dayanıklı kestane çeşidi üretmiş olacağız”
Kestane ağaçlarının çürümesine neden olan hastalık ve zararlılara karşı dayanıklı çeşit oluşturmak için çalıştıklarını dile getiren Prof. Dr. Ümit Serdar, “Bugün diktiğimiz fideler marsol anacı olarak geçiyor. Bu anaç, kök çürüklüğüne daha dayanıklı olması ve betizac ve maraval gibi çeşitlerle çok iyi aşı uyuşmasına sahip olması nedeniyle seçildi. Daldırmayla çoğalma sonucunda üretildi. Biz de bugün fideleri bahçemize dikiyoruz ki bundan sonra daldırma çoğaltma yöntemi ile bunlardan klonal anaçlar elde edeceğiz. Elde ettiğimiz anaçlarla özellikle betizac çeşidine aşı yapacağız. Böyle gal arısına dayanıklı olan betizac çeşidini marsol anacı üzerinde yetiştirerek doğru kestane üretimi yapmış olacağız. Aşı uyuşması çok iyi olacak, kök çürümesi hastalığına dayanıklı olacak. Bu yöntem ile yeni kurulacak kestane bahçelerinde tam garantili bir yetiştirme yöntemi olacak” dedi.
“Kestane bahçeleri aşılı anaçlardan dayanıklı çeşitlerden oluşmalı”
Yeni kestane bahçelerinin aşılı, hastalıklara ve zararlılara dayanıklı çeşitlerden oluşturulması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Serdar, “Parselimizde dikkat çeken çok boş alanlar var. Bu boşlukların sebebi, oradaki fidanların kök çürüklüğü hastalığı nedeniyle kurumuş olmasıdır. Toprağımız, ağır killi bir toprak. Kök çürüklüğüne müsait bir toprak. Biz kestane yetiştiriciliğinde anaç faktörünü dikkate almamız gerekiyor. Kök çürüklüğüne dayanıklı anaçlar üzerine aşılı fidanlarla bahçe tesisi yapmamız gerekiyor. Bu açıdan daldırmayla üretilmiş marsol anacını daldırma bahçemize dikiyoruz. Bundan sonra da seri bir üretime başlayacağız. Çünkü bir taraftan da marsol anacını doku kültürleri çoğaltma yöntemi ile de çoğalttık. Onlarla da seri bir çoğaltıma devam edeceğiz” diye konuştu.
Marsol çeşidinin özellikleri ve menşeinde de bahseden Serdar, “Marsol anaçları, yurt dışından Fransa orijinli olan 1950’lerde tescil edilen bir anaç. Avrupa-Japon kestanesi melezi. Kök çürüklüğü hastalığına dayanıklı. Özellikle betizac çeşidi ile aşı uyuşması mükemmel olan bir anaç olarak dikkat çekiyor” şeklinde konuştu.
Kestanede marsol anacının daldırma yöntemiyle çoğaltılması amacıyla anaç bitkilerin araziye dikimi ve çoğaltılma çalışmaları, Tarım Topluluğu Grubu’nun ve öğrencilerin de katkılarıyla Atakum’un Kayagüney Mahallesi’nde Ali Nihat Gökyiğit Araştırma İstasyonu’nda yapılmaya devam edecek.