Gazetecilik işine başlamam pek uzun yıllar değilse bile 1999 yılından beri hemen her seçimi yakinen takip ettim, birçok isim ve simaya o kadar aşina oldum ki artık gına geldi desem yeri var.
Bir Vatandaş gözü ile değerlendirme yapsam, sanırım benim gibi düşünen çok sayıda okurum vardır.
Milletvekili seçimi yapılacak, aday adayları hazır zaten kendilerini siyasete adamış, başarısını bir türlü icraata dönüştürmemiş ama seçim öncesi yaptığı aday adayı başvurusu ile kendinden az bir süreliğine de ismini kamuoyuna duyurmuş zati muhteremler var. Yatırıyorlar, temsil etmek istedikleri partinin hesabına istenilen paraları ( + ek ödeme reklam için) al sana aday adayı.
Ne yapar bu aday adayları listeye girmedikleri zaman?
Çok şey tabi bunu bilen bilir ama birkaç örnek vermeden geçemeyeceğim;
1- Aday adayı olduktan hemen akabinde bastırdıkları kartvizitleri, aday adaylıkları son bulduktan sonrada cebinde unutmuşçasına ziyaret ettikleri iş yerlerine veya kurumlara onları takdim edip, şayet iktidar partisinden aday adayı olmuş iseler bunu lehlerine kullanmak için her türlü vekil veya başkan edası takınırlar.
2- Aday adayı olarak katıldıkları seçim öncesi ilk başvurudan hemen birkaç gün sonra adaylıktan çekildiklerini türlü bahanelerle kamuoyuna yansıtırlar, seçilmesi muhtemel kişiye sadakatini belirtmeden de edemezler.
3- Aday adayı olması için kendine akıl hocalığı edenlerin yanında biraz daha İtibar sahibi olurlar ya da olduklarını zannederler.
4- Aday adayı oldukları zaman partileri uğruna yaptıkları harcamanın geri dönüşünü sağlamak için türlü yolları denerler, şayet kamu görevlisi ise bir kademe yüksekte olur gözleri, iş adamı ise bazı yağlı ihale kapma peşine düşerler. (Örnekleri saymakla bitiremeyiz, birçoğu kamuoyunun hafızasında hala taze)
Yerel seçim öncesi durum farklı mı oluyor?
Hayır, hiçbir farkı yok, genel seçimde aday adayı olup da aday olmayanların talebi biraz daha fazla ve iddialı olur, yerel seçimlerde ki talep o kadar olmaz.
Şayet aday adayı oldukları parti yerel yönetimi ele geçirirse, küçük birkaç ihale, birkaç adam işe koymaya çalışma ve yaptığı harcamanın geri dönüşünü sağlamak umudu ile aday olanın etrafında pervane olma ile sonuçlanır.
İşte böyle değerli okurlarım, hep bana rab bana felsefesi ile aday adayı olan geleneksel aday adaylarımız da, hemen her seçimde genelse milletvekili sevdası, yerel ise başkanlık sevdası seçim startı verildikten sonra yanıp tutuşurlar.
Hemen hepsi de elinde projelerle seçmene pembe bir tablo çizer, seçildikten sonra her yapacağının Vekil aday adayı ise seçileceği il için olduğunu, başkanlık aday adayı ise seçmenine her yapacağının ili, ilçesi, beldesi için olacağını söyler, söyler, söyler .
Ama inanın 48 yaşındayım, henüz hiçbir aday adayına rastlamadım ki elinde ki projeyi, seçilen Milletvekiline veya başkana versin de Vatandaşı için kullanılsın!
Ama, onlarda haklı.
Niye versinler ki, ömürleri yettiğince aday adayı olarak, her seçime aday adayı olacaklardır. Parti olarak pek fark etmez değişirler, nitekim parti dediğin nedir ki din değil ki değişilmesin.
Saygılar