Havaların ısınması ile birlikte, gelen düğün mevsimi, ithal işçi sezonunun açılması ve sıcaklıklara eş oranda artıyor trafik kazaları.
Gerçi kaza yapmak için havaların ısınmasını beklemeye gerek yok ama, denetimlerin artan trafik kazalarına eşit olarak artırılması gerçeği kaçınılmaz hal alıyor.
Tabi bu söylemim denetim yapılmıyor anlamına gelmemeli, çünki Malatya Emniyet Müdürlüğü"ne bağlı Trafik Ekipleri yeterince (İmkanları dahilin de) denetim yapıyor.
İthal işçi sezonu açıldığı günden beri, toplu taşıma araçlarında kapasite kontrollerini sıklaştırdı, fazla yolcu ile seyir halinde olan araçlarda bulunan fazla yolcuyu diğer toplu taşıma firmalarına yönelterek huzurlu ve güvenli yolculuk etmelerini sağladı.
Şehir içinde, denetimler pek yapıldı denilemez, zaten Malatya trafiği kendi başına bir kargaşa yaşıyor. Şehir içinde başlıca kaza nedeni Aşırı sürat ve dikkatsizlik hal böyle olunca da denetimin bir anlamı kalmıyor.
Aslında şehir trafiğinde meydana gelen kazalarda suçlu aramaya gerek yok, sürücülerimiz için son model araçlarda ki güçlü motor bir lüks!
Haksızda değiller hani aşırı sürat yapmakta, motor kaputunun altında ki motor sürat yapmayı gerektirecek güçte!
Bu durumda yayaların araç trafiğine uyması gerekiyor, yani karşıdan karşıya geçerken çok çabuk davranması gerekiyor, bugün en kötü arabanın 80 beygir gücünde motoru var o nedenle insan gücü olarak yetersiz kalıyor yayalarımız! Dolayısı ile yayalara çarpan araçlar haklı!
Gerçi araç çarpmıyor dikkatsiz sürücü çarpıyor ama olsun, 80 beygir gücünde olan aracın kullanıcısı İnsan, ister istemez kendin de bu gücü kullanma yetkisi bulunuyor.
Laf sırası gelmişken, Siz hiç akşamın geceye doğru ilerleyen bir saatinde Sümer park (Abdullah Gül Parkı) civarında yürüyüş yaptınız mı yada karşıdan karşıya geçmeye çalıştınız mı?
Ben hem yürüyüş yaptım hemde karşıdan karşıya geçme mecburiyetinde kaldım.
Sonuç?
Kendimi Uluslararası yolda sandım biran için!
Neden mi?
O saatte, O yolda O süratli araçları gördüğüm için!
Denetim diyoruz da kim kimi denetleyecek ki!?
Belediye Trafik Müdürlüğü mü? Yoksa Malatya Emniyet Müdürlüğü mü?
Zaten denetleyecek kurum belli olsa denetleyecek birileri muhatap alınacak ama ben şahsen bilmiyorum, hangi kurumun yapması gerekiyor.
Kesin olarak bildiğim gerçekler var, Türkiye"de olduğu gibi, İlimizde de İnsan hayatı gibi ucuz bir şey yok!
Trafikte karşıdan karşıya geçmek isterken, beni hiçe sayıp geçen araç şoförünün arkasından bakıp ve içimden tabakhaneye bok mu yetiştiriyorsun derim.
Yeri gelmişken bu deyimin anlamını bilmeyenlere anlatayım bari,
Çok değil, otuz - kırk yıl öncesine kadar Dabakhaneler, yani zavallı hayvanların derilerinin işlendiği atölyeler köpek boku için yanar tutuşurlarmış. Çünkü bir tek taze köpek boku içinde bekletilen deri yumuşacık, kıl köklerinden arınmış, gözenekleri açık, ince, homojen yani kaliteli olabilirmiş.
Ham deri, kıllardan, yağ ve et tabakalarından mekanik olarak temizlendikten sonra kimyasal olarak işlendiği sama safhasında, taze köpek bokundaki enzimlere ihtiyaç duyulduğundan tabakhanelerin olduğu yerleşim yerlerinde çoluk çocuk ellerinde teneke maşrapalar, köpek boku toplarlar, sama işlemi ancak dumanı tüten taze bokla yapılabildiğinden koşa koşa tabakhanelere yetiştirirlermiş. Tabak gezer, dolap süzer; taze bok aşkına Dabakhanelerde yaygın olarak köpek beslenirmiş.