Antalya’da aynı buket fotoğrafının paylaşımı nedeniyle çıkan tartışmada bir kişiyi tek yumrukla komaya sokan ve 6 günlük yaşam mücadelesinin ardından ölümüne neden olan zanlının ifadesi ortaya çıktı. Zanlının verdiği ifadede, "Ben olayın bu noktaya geleceğini düşünmedim, ben kavga ederiz sonra barışırız diye düşündüm" dediği öğrenildi.
12 Ekim Cumartesi günü Antalya’nın Kepez ilçesi Altınova Düden Mahallesi Andızlı Sokak üzerinde bulunan toptan çiçek satışı yapılan bir işletmede meydana gelen olayda, Kıvanç Şensöz’ün (34) yabancı uyruklu olduğu öğrenilen eşi tarafından sosyal medya hesabından paylaşılan çiçek buketi fotoğrafları, Eşref Yunus Yıldırıcı’nın (29) kız kardeşi F. Y. tarafından ekran görüntüsü alınarak işletmeye ait sosyal medya hesabından paylaşıldı. Fotoğrafı fark eden Kıvanç Şensöz ile Eşref Yunus Yıldırıcı arasında fotoğrafın paylaşımı nedeniyle tartışma yaşandı. Kardeşinin hata yaptığını belirten Eşref Yunus Yıldırıcı, Kıvanç Şensöz’den özür dileyerek fotoğrafları sosyal medyadan sildi.

Tek yumrukta komaya soktu
Ancak eşinin çektiği buket fotoğraflarının paylaşılmasına sinirlenen Kıvanç Şensöz, akşam saatlerinde Yıldırıcı’nın bulunduğu çiçek deposuna gitti. Yıldırıcı ile birlikte deponun içine giren Şensöz bir anda dönerek Yıldırıcı’ya yumruk attı. Aldığı yumruk darbesi ile Yıldırıcı bilincini kaybederek yere yığılırken Kıvanç Şensöz vurmaya devam etti. Olay, güvenlik kamerasına da saniye saniye yansırken, olayın 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirilmesi üzerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Bilinci kapalı olan Eşref Yunus Yıldırıcı 112 Acil Sağlık ekipleri tarafından ambulansla Kepez Devlet Hastanesine kaldırılırken, Kıvanç Şensöz ise olay yerine gelen devriye ekipleri tarafından gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü.

6 gün sonra hayatını kaybetti
Eşref Yunus Yıldırıcı, 6 günlük yaşam mücadelesinin ardından 18 Ekim tarihinde hayatını kaybetti. Antalya Adli Tıp Kurumundaki işlemlerinin ardından Yıldırıcının cenazesi toprağa verilirken, Kıvanç Şensöz’ün polise verdiği ifade ortaya çıktı. Şensöz’ün ifadesinde Eşref Yunus Yıldırıcı’yı daha önceden tanıdığını, eşinin fotoğraflarının paylaşılmasının ardından kendisini aradığını ve fotoğrafları neden izin almadan paylaştıklarını söylediği öğrenildi. Konuşma sırasında tehdit ve hakarette bulunmadığını belirten Kıvanç Şensöz ifadesinde, “Ben yaptıklarının hırsızlık olduğunu bu fotoğrafların kendi eserim olduğunu ve haklarında şikayette bulunacağımı söyledim. Bana Eşref Yunus ‘İstediğin yere şikayet et, ne yaparsan yap elinden geleni ardına koyma’ dedi, ben de bunun üzerine “Senle anlaşamayacağız ben Ali O.’yu arayacağım’ dedim” ifadelerini kullandığı öğrenildi.

“Sinirime hakim olamadım”
İfadesinde yapılan telefon konuşması sırasında Eşref Yunus Yıldırıcı’nın kendisine gelebileceğini söylemesi üzerine konum attığını ancak gelmediğini belirten Şensöz, “Ali O.’yu aradım durumu anlattım eşimin fotoğraflarını paylaştıklarını anlattım ve yaptıklarının hırsızlık olduğunu anlattım. Bana onlarla konuşacağını ve onların kulağını çekeceğini söyledi. Konu kapandı ve ben beni aramalarını bekledim. Akşam saatlerinde depoya gittim, Ali abiye konuşup konuşmadığını sordum, sonrasında paylaşmış olduğu fotoğrafı gösterdim ve ‘Konuşmak için çağır’ dedim. O sırada Eşref Yunus geldi. Ben kendisine neden böyle şeyler yapıyorsun eşimin fotoğraflarını paylaşıyorsun dedim. Sinirime hakim olamadım ve kendisine yumruk attım. O esnada Ali O. geldi ve bizi ayırdı. Ben daha sonra Eşref’i kanlar içinde görünce kucağıma aldım ve ağzını açtım nefes almasını sağladım, o şekilde ambulansın gelmesini bekledim” dediği öğrenildi.

“Bu noktaya geleceğini düşünmedim”
Kendisinin iddia edildiği gibi boksör ve bodyguard olmadığını ifadesine ekleyen Şensöz, “Ben sadece Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu mezunuyum. Ben konuşmalar esnasında şahıslarına karşı kesinlikle küfür etmedim. Bir anlık eşimin fotoğraflarını paylaşmalarından dolayı sinirime hakim olamayıp Eşref Yunus’u darp ettiğim doğrudur. Ben olayın bu noktaya geleceğini düşünmedim, ben kavga ederiz sonra barışırız diye düşündüm. Bu olayın yaşanma sebebi en başında eşimin fotoğraflarının bizim eserlerimizi bizden izin almadan Antalya bölgesinde kasıtlı olarak paylaşılmayıp Bodrum bölgesinde paylaşıldığını tespit ettik” dediği öğrenildi.