Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, mevsim normallerinin altında seyreden ve kar yağışı nedeniyle ürünleri zarar görme tehlikesi altında olan üreticilere Bilecik’ten çağrıda bulundu.
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, bir takım ziyaretler için geldiğini Bilecik il durağı valilik binası oldu. Bilecik Valisi Şefik Aygöl’ü makamında ziyaret eden Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, günün anısına Şeref Defteri’ni imzaladı.
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider ardından AK Parti Bilecik İl Başkanlığına geçti. Burada kendisini Milletvekili Halil Eldemir, İl Başkanı Serkan Yıldırım ve partililer karşıladı. Ardından bir basın açıklaması yapan Gizligider, "Türkiye’de uzun yıllardır konuşulan bir mesele vardı: Üretim planlamasına geçmeliyiz. Yani kim, nerede, neyi, ne kadar üretecek, artık belli olmalı. Türkiye’nin üretim, ihracat ve ithalat dengesi netleşmeli. Eskiden bir ürün bir yıl çok para eder, ertesi yıl değersiz olurdu. Et, süt, ithalat, bunlarla ilgili devlet aklı uzun süre çalıştı. 2023 yılında yapılan yasal değişikliklerle bu konuda ciddi adımlar atıldı. Bu yıl itibarıyla da uygulamaya geçiyoruz" dedi.

"Artık iklim değişikliği denen tüm dünyayı tehdit eden bir süreç yaşıyoruz"
Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, "Bilecik Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) konusunda en başarılı, en yoğun ilgi gösteren illerden birisi. Bu bizim için büyük bir avantaj. Sigorta sistemimiz sağlıklı bir şekilde çalışıyor. Yaptırmayanlar varsa bir kez daha onları davet ediyoruz. Artık iklim değişikliği denen tüm dünyayı tehdit eden bir süreç yaşıyoruz. Belki savaşlar kadar dünyayı tehdit eden bir süreç. Bu yaşadığımızı Haziran ayının ortasında da bir gün yaşarsak şaşırmamız lazım. Buna hazırlıklı olmalıyız. TARSİM konusunda bir hatırlatma yapmak istiyorum bilindiği üzere yüzde 50’sini devletimiz veriyor. Kalan kısımlarla ilgili de neredeyse bedava diyebileceğimiz Ziraat Bankası’nda kredi alma durumu söz konusu. İkinci olarak İl ve İlçe Tarım Müdürlüklerimiz vasıtasıyla tespitlerimiz yapılıyor. Bu tespitlerin ortaya çıkma süreci ardından daha sağlıklı oluyor. Şu anki yapılan bize tam nihai sonucu vermiyor. Bir yandan da bunlar yapılıyor. Daha sonra zararların tazmini ile ilgili bir süreç var. Bir yandan da o yürüyor. Öncelikle tedbirlerimizi alalım ama devlet meşru ve hukuki süreç dâhilinde tedbirlerini elbette uygulayacaktır. Desteklerle ilgili bir problem yok" dedi.