Sahil Park
Doğa Veteriner Kliniği
SON DAKİKA
Ramazan Durmuş

Atatürk’ün kürsüsündeki zat!

04 Mart 2012 - 23:12 Yorum: 4

Akıl hocalarından cesaret alan bedhahlar, Mustafa Kemal Atatürk’e saldırmaya devam ediyor.

Fırsat kollayan kollayana...

Ama her şey güzel de Mustafa Kemal Atatürk’ün TBMM için “Memleketin alın yazısında biricik yetki ve kudret sahibi olan Büyük Millet Meclisi, bu memleketin düzeni için, iç ve dış güvenliği ve dokunulmazlığı için en büyük kefildir. Büyük milli dertler şimdiye kadar ancak Büyük Millet Meclisi’nde şifa buldu. Gelecekte de yalnız orada kesin önlemlerini bulabilecektir. Türk milletinin sevgi ve bağlılığı daima Büyük Millet Meclisi’ne yöneldi ve daima oraya yönelmiş olacaktır” dediği bir mekanda yapılan hakaret acımıza acı katıyor.

Meclis Başkanı’nın dediği gibi, TBMM Genel Kurulunda üzücü bir tartışma yaşanmamış Türk milletinin değerlerine saldırılmıştır. Bunun adı da üzücü tartışma olamaz, olmamalıdır!

Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsü milletin kürsüsü ama Türk Milleti adına görev yapan milletvekillerinin de düşüncelerini ve eleştirilerini açıklarken Cumhuriyet ve Demokrasi gibiiki büyük değeri bize armağan eden Büyük Atatürk’e hakaret kimsenin haddi olamaz.

Ne yazık ki günümüzde tarihi şahsiyetlerimize ve Türk milletinin hassasiyetlerine karşı acımasızca saldırıların yaşandığı günlerden geçiyoruz.

BDP Milletvekili Altan Tan’ın Kemalist diktatörlükten söz etmesi, Kurtuluş Savaşı yıllarına dil uzatması karşısında en büyük acımız TBMM’nin çoğunluğunu elinde bulunduran iktidar partisinden hatibe bir tepki gelmemesidir. TBMM Başkanı’nın olayları kınayan açıklamasının dışında da hiçbir AKP sözcüsünden bu yönde açıklamaya bu yazıyı yazmadan önce hiçbir yerde maalesef rastlamadım.

Altan Tan Efendi, sözünü de inatla ve ısrarla geri almıyor. Bunun karşılığını da bir “uyarma” cezası ile geçiştiriyor.

Ayrıca TBMM oturumunda söz konusu yaşananlar bir İskilipli Hoca olayı değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusuna dönük hakaretlerdir. Ama malum basın bu işi de sulandırmayı becermiştir.

Bu acı tartışma turunda oturumu yöneten AKP’li Mehmet Sağlam da, iyi bir sınav veremedi.

Üstelik Tan’ın konuşmasını bazı AKP’liler alkışladığı gibi AKP Şırnak Milletvekili Emin Dindar da elini sıkarak kutlamayı ihmal etmedi.

Bu sahneye Milliyetçi Hareket’in Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın tepkisi anlamlıydı:

“-Bakın görüyor musunuz? AKP ile BDP’nin işbirlikçilerini görün!”

Ne ilginçtir sayın Vural’ın bu yakınışına AKP sıralarından “Provokatör” cevabı geldi!

İktidar partisinin Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın, “…bizim Kemalist diktatörlük ifadesine dönük herhangi bir tebrik veya alkışlama iddiası Ak Parti grubunu bu sorunun içine çekme gayretini taşımaktadır” ifadesi de anlamlıdır.

Türkiye Cumhuriyeti’ni yöneten bir iktidar partisinin mensupları Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret edilecek ama onlar “sorunun içine çekilmeme” adına hareket edeceklerdir.

Vallahi pes!

“Kuru gürültüye pabuç bırakmayacağını” söyleyerek meydan okuyan Altan Tan, AKP’li TBMM Başkanvekilinin kınama talebini Genel Kurul’da oylatmada takdir hakkını kullanmasıyla sadece “uyarma cezası” ile kurtuluverdi.

Sonra bir not daha ekleyelim; İskilipli Atıf Hoca ile başlayan bu tartışmaların kaynağı olan şahıs da ne yazık ki “Yunan askerlerini Halife’nin Ordusu’na, Kuvayı Milliyecileri de hayduta” benzetmesiyle ün yapan zattır!

Sözün özü, hadsizlikte densizlikte sınır tanımayanlar Atatürk’ün kürsüsünden, Atatürk’e, Devlete, Cumhuriyet'e hakaret etmişlerdir.
Yazık... Yazık...

Başbuğ Alparslan Tütrkeş’ten bir sözle yazımıza nokta koyalım:

“- Türk töresi, Türk ülküsünün ayrılmaz parçasıdır ..

YAZARIN DİĞER YAZILARI