Lozan’da susturulanlar öttürülüyor! Evet Boğaziçi Üniversitesi’nde “Ekümenik” rezaleti yaşanıyor ama kimseden tık yok!
Ekranlarda “Lozan” gerçekleri ile ilgili programda en dikkat çekici bölüm şüphesiz, ecdadın iyiniyetini istismar eden Rum Patrikhanesi’nin susturulmasıdır. Başına buyruk derebeylikler gibi hareket eden o günlerin azınlıklarının yeniden homurdandığı dönemde ilginç şeyler olmaya devam ediyor.
Türkiye’nin resmi devlet politikası Patriğin “Ekümenik” sıfatını tanımıyor. Bu durum da Lozan Antlaşması ile sağlandı ki daha geçen hafta Taha Akyol Bey, bunu detayları ile ekrana getirdi, getirmeye de devam ediyor.
Osmanlı’nın kendi kendisini yönetmeye muktedirliğini kaybettiği yıllarda horozlanan azınlıkların ecdada neler yaptığı herkesin malumu... onlar uluslararası ağababalarının emriyle adeta ‘Besle kargayı oysun gözünü’ misali Osmanlı’ya yaptığını bırakmamışlardı.
Lozan’ı içlerine sindiremeyenlerin o günden bugüne Türkiye Cumhuriyeti’ne kini de katlanarak arttı.
Fener Rum Patrikhanesi’nin ve ağababalarının ağlayıp durduğu “Ekümenik” sıfatını Türkiye tanımamaya devam ediyor. Devletin bekası için de bu gerekli... Ama gelin görün ki, bu önemli olay Türkiye Cumhuriyeti’nin bir üniversitesi tarafından deliniyor. Bu bir skandaldır ve mutlaka ama mutlaka önüne geçilmelidir.
Boğaziçi Üniversitesi, “Fahri Doktora” kılıfı altında Lozan Anlaşması’nın şartları deliyor ve buna kimse ses çıkaramıyor. Vallahi pes!
Malumunuz Patrik Bartholomeos, “Ekümenik” ünvanı için yanıp tutuşuyor. Bunun için de yapmadığı Bizans oyunu kalmadı... Aslında AKP iktidarı eliyle kavuşmayı beklediği bu ünvanı galiba buzdolabında ki yeniden ısınma turları başlatıldı.
Şimdi Boğaziçi Üniversitesi, Fener Rum Patriği Bartholomeos’a 19 Aralık 2013 Perşembe günü düzenlenecek törenle fahri doktora(!) unvanı verecek.
Bu ödüle neden layık görüldü o yönü beni hiç ilgilendirmiyor. Beni ve elbetteki Türkiye Cumhuriyeti’ni ilgilendiren tek tarafı her yönü ile Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Öğrenim Kurumu’na bağlı Boğaziçi Üniversitesi’nin gönderdiği davetiyedeki rezillik ilgilendiriyor. Koca devlet “Ekümenik” unvanı için hayır diyecek bu devletin üniversitesi törenle ilgili davetiyesinde Patrik Bartholomeos Efendi için “Ekümenik Patrik” unvanı kullanacak. Bu davetiyeye imza atanlar Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ruhuna ve bu toprakları vatanlaştıranlara ihanet içindedir. Böyle biline...
Boğaziçi Üniversitesi ve onu yöneten Rektör Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, “Ekümenik Patrik Bartholomeos I için düzenlenen fahri doktora unvanı takdim törenine katılımızı saygılarımla rica ederim” ifadesinin kullanıldığı davetiyeyi geri çekmelidir.
Biliyoruz ki sayın rektör, uluslar arası üne sahip bir bilim adamıdır. Yurt dışında önemli görevlerde de bulunmuştur. Temennimiz sayın Hocamızın bir “Ekümenik” oyununa getirilmemesidir! Endüstri mühendisliğinde şöhret sahibi olmak çok güzel ama bir yöneten olarak şöhrete ulaşmak kolay olmuyor. Bu davetiye rezaleti bunu açıkça gösteriyor.
Unutulmasın ki Lozan’da Rum Patrikhanesi’nin evrenselleşmesinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin başına bir “Vatikan” olmasının önüne geçilmiştir. Ankara’nın tanımadığı bir unvanı bir üniversite eliyle de kimse bu millete kabul ettiremez. Patrik Bartholomeos’u “Ekümenik” olarak ilan etmek kimsenin haddi olamaz.
Öyleyse 19 Aralık’a gelmeden bu rezilliği başta Cumhurbaşkanlığı makamı olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetenlerin acil önlemesini bekliyorum..
Evet, Lozan’da susturulanlar assa öttürülmemelidir!
19 Aralık, Türkiye için kara bir gün olmamalıdır... Çok geç olmadan Türkiye sevdalıları harekete geçmelidir.
